Milliyet'ten Abdullah Karakuş'a konuşan Bakan Yusuf Tekin özetle şu açıklamaları yaptı: 

Dünya ile karşılaştırdığımızda öğrencilerimizin aşırı bir yükü var. Bilgiye erişmenin zor olduğu dönemde oluşturulan içerikler mümkün olduğunca fazla bilgi yüklemek üzerine oluşmuş. Çağ değişti. Bilgiye ulaşmanın kolay olduğu dönemde biz hâlâ bilgi yüklemeye devam edersek o zaman biz çağdaş ülkelerden kopmuş oluruz. Çağı yakalamamız için yapmamız gerekiyor.

 2023 yılı haziran ayından beridir müfredat revizyonu konuşuyoruz. “Benim hazırlığım var” diyen sendika, STK her kim varsa “buyursun getirsin” dedik. Askıya çıkış tarihlerini de yorum gelsin siye sürekli erteledik, erteledik. Bizim de kendimize göre bir tarihimiz var. Takvim sıkıştı. Şimdiye kadar hiç görüş bildirmeyenler “süreyi uzatın” diyerek engellemek istiyorlar. Ben bunu engelleme süreci olarak görüyorum. Bir haftaydı. Üç gün daha uzattık pazartesiye kadar (bugüne kadar). Yüzde 50 uzattık. Yeter artık. Bundan sonrası benim de yapacağım işi engeller. Gelen görüşlerin istatistiklerini alıyorum. Gelen görüşleri uzmanlar değerlendiriyor. Detaylı rapor hazırlayanlar var. Sadece “siz ne yapmak istiyorsanız biz yaptırmayız” diyenler de var. Ciddi olanları değerlendireceğiz.

CHP'ye eleştiri: Benden randevu isteselerdi, programımı ertelerdim

Siyasetçilerin (CHP’lilerin) kendi tabanlarına mesaj vermek için bu tür şovların (MEB’in önüne gelmesi) içerisine girmelerini saygıyla karşılıyorum. Ama bunu yaparken müfredatla ilgili bir öneri paketiyle gelseydiler, yani bu şovu öneri ile yapsaydılar daha mutlu olurdum. Benden randevu isteselerdi Diyarbakır programını ertelerdim. 

Biz Türkiye’deki eğitim sisteminin daha iyiye gitmesi için alınması gereken ne tür kararlar varsa alacağız. Kararlılıkla gitmemiz lazım. Çünkü bu problemler halının altına süpürülerek bir yere varamayız. Ben bu tür konuları istişare ile paydaşlarla konuşarak çözme taraftarıyım.

Röportajın tamamını buradan okuyabilirsiniz