Her gün yeni bir dolandırıcılık olayı ile karşı karşıya kalıyoruz. Bir arkadaşım üniversite mensubu bir kişinin eşi ile birlikte dolandırıldığını anlattı. Anlatılana göre Trabzon’da dolandırıcılar üniversite mensubu kişiyi arayıp “FETÖ ile ilgili dosyan var, 100 bin lira verirsen dosya kapanır” diyerek parayı bırakacağı yeri tarif ediyor. Dolandırıcılar aynı anda eşini de arayarak 30 bin lira talebinde bulunuyor.

Karı koca telefonla birbirlerine ulaşmasın diye iki telefonu da sürekli meşgul edip amaçlarına ulaşıyor. Üniversite mensubu, bankadan 70 bin lira kredi çekip tamamladığı parayı dolandırıcıların tarif ettiği Botanik Bahçesi bölgesindeki çöp konteynerinin yanına bırakıyor. Yarım saat sonra ise eşi evdeki altınları bozdurup tamamladığı parayı aynı yere bırakıyor. Parayı alan dolandırıcılar kayıplara karışıyor, ara ki bulasın.

İşin ilginç tarafı ise polisin dolandırıldıklarını arayıp söylediği karı kocanın buna inanıp paraları teslim etmesi. Karı koca eldeki avuçtakini dolandırıcılara kaptırdıktan sonra uyanıyor ama iş işten geçmiş oluyor. Ahlanmak vahlanmak para etmiyor. Poşete koyup paraları bıraktıkları bölgede MOBESA kamerası arıyorlar ama nafile çünkü kamera yok.

Bu olay aklıma şu soruları getirdi, bu lanet örgüt ile ilişkisi var diye gözaltına alınıp serbest kalan kişilerle ilgili bilgiler nasıl elde ediliyor. Bu örgütün insanlarımızda yarattığı erozyon yetmezmiş gibi bir de dolandırıcıları peydahladı.

Bunca ikaza ve uyarıya rağmen hala bu dolandırıcılara inanılıp parasını kaptıranların olması ise ayrı bir sorun. Ülkemizin polisi var. Neden onlara müracaat edilmez anlamış değilim. Bu kadar korku yaratılıyor, hayatınız karartılıyor hala eldeki avuçtaki bu şerefsizlere kaptırılıyor.

Bu dolandırıcılar bir değil, beş değil, sayıları kim bilir kaç. Dolandırıcılar FETÖ ile ilişkisi olduğu için gözaltına alınıp serbest kalan, tutuklandıktan sonra serbest kalanların tespitini nasıl yapıyor diye hala soru işaretleri var.

Telefonla arayıp sizleri endişeye ve korkuya sürükleyen bu kişilere inanmamak gerek. Yaşanan bu olaylar herkes tarafından ders olarak alınarak telefonda her söylenilene kanmamak gerek. Telefonda dolandırıcılığa dur demek için devletin polisine ve jandarmasına herkesin güvenerek cesaretle paylaşımda bulunması şart oldu. Manevi olarak çöküş yaşayanlar maddi olarak da çöküş yaşamaması için uyanık olmalı.