SON DAKİKA
SON DAKİKA


Ne olacak şimdi?
10.09.2022

Üniversiteler açılmak üzere. Güzel de hazırlıklar tamam mı? Bu pırıl pırıl gençlerimizin barınması, yemesi-içmesi garanti altına alındı mı? Edindiğim bilgilere göre “Saldım çayıra, Mevla’m kayıra,” tekerlemesinde olduğu gibi bu gençlere devlet sahip çıkmıyor.

Baraj kaldırıldı. Bu bir siyasi oyundur. Boş kalan taşra üniversitelerini doldurmak veya özel üniversitelere para kazandırmak için yapılan bir girişimdir. Sonuç mu? Mağdur edilen binlerce genç.

Özel veya devlet üniversitelerinde okuyan her gence devlet, yurt bulmak zorunda değil midir? Gençlerimiz, devletin güvencesinde ve gözetiminde yurtlarda barındırılmalıdırlar. Ne olduğu belli olmayan, kime, hangi olumsuz görüşe hizmet ettiği anlaşılmayan  bazı özel yurtlara gençlerimizi itmek ve beyinlerinin olumsuz görüşlerle yıkanmasına seyirci kalmak devlet ciddiyeti ile bağdaşmaz.

Özel yurtlarda tek kişilik odaların 15 bin lira, dört kişilik odaların kişi başı altı bin lira olması hangi Hakka hangi adalete sığar? Anadolu’dan İstanbul’a okumak için gelen bir öğrencinin yeme-içme, barınma giderini bu ülkede kaç kişi karşılayabilir?

Eğitim ciddi iştir. Açılan özel üniversitelerin bir çoğunda bir öğretim  üyesi geri kalanlar ise öğretim görevlileridir. Bu mudur eğitim de fırsat eşitliği? Sevgili öğrencilerimiz, kazanç kapısı görülmemelidir. Ücra kasabalarda veya illerimizde açılan üniversite ya da yüksekokullar, oradaki esnafın kazanç kapısı oluyor. Bu yaklaşım, eğitimi amacından uzaklaştırıyor. Doğal olarak gençlerimizin elinde bir diploma oluyor ama kâğıt parçasından ileri gidemiyor.

Eğitimde, bir öğrencinin eğitim ve öğretim için okuduğu sınıf hatta okuduğu bina bile yeterli değildir. Bir üniversiteli genç için eğitim, kampüsün giriş kapısından başlar. Spor salonları, tiyatro, müzik, resim ve konferans salonları gencin geleceğe bakışında ve yaşamı ile uyumunda olmazsa olmazlarıdır.

Oturmuş, kadroları tamam ve tüm sorunlarını çözmüş üniversitelerden mezun öğrencilerden beklentileri, taşra üniversitelerden beklemek fazla iyimserlik olur.

Geleceğimizin güvencesi, toplumumuzu ileriye taşıyacak gençlerimize hizmet etmek devleti yönetenlerin temel görevi olmalıdır. Çağın koşullarına uygun barınma, sağlık koşullarına uygun beslenme  sorumluluğu devlete aittir.

Hesap gayet kolaydır. Ne kadar barınma gereksinimi öğrenci varsa o kadar da oda ve yatak gerekir ki bunu başaracak güçte bir devletiz. Ama gerçekten gereksinimleri bir yana bırakarak getirim peşinde koşan yönetim biçimini benimsersek gençlerimiz, barınma ve beslenmede zorluk çekerler.

Gerçi sistem zenginden, güçlüden yanadır. Parası olmayana, torpili olmayana yaşama şansı verilmiyor. Bir avuç mutlu azınlık ve onların çocukları refah içinde yaşayacak diğer gençlerimiz de iş verirlerse onların yanında çalışacaklar.

Ama Anayasamızda yerini bulan sosyal devlet anlayışı uygulamada yerini bulamadı ve bulamıyor. Zengin daha zengin; fakir daha fakir bir yaşam sürüyor.

Bu düzende yazık oluyor toplumumuza, yazık oluyor gençlerimize.

Ne dersiniz haklı mıyım?              

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap