Son Cumhurbaşkanlığı seçimlerinden sonra Reis, Türkiye Ekonomi Modeli ile yeni bir yola girdi.

‘Nas’tan vazgeçti.

Hemen ardından gözlerdeki ışıltıyı azlederek yerine “Londra'nın muteber adamı” olarak kabul edilen Mehmet Şimşek’i bu kritik dönemeçte, kurtarıcı olarak getirdi.

Son 20 günden beri Bakan Mehmet Şimşek de yanına Gaye Hanımı aldı ve adeta şimşek gibi çakmaya başladı.

Uçana kaçana zam yağdırıyor…

Tam bitti, zam furyası biraz rahat edeceğiz dedik…

Önceki gece biz derin bir uykudayken Resmi Gazete'de yayımlanan kararlarla vergi yağmuruna tutulduk!

Zamlı maaşları henüz daha elimize almamışken kursakta sıkıştı kaldı!

Şimşek ve ekibi gece sabaha karşı 4 sularında şafak operasyonu yaptılar…

Biz çok derin uykudaydık o esnada…

- Noter, pasaport, vize ve trafik harçlarına yüzde 50 zam geldi.

- KDV oranları yükseltildi. %18 olarak uygulanan oran %20'ye, %8 olarak uygulanan oran %10'a çıktı.

- Tüketici kredilerinde %10 olarak uygulanan Banka Sigorta Muamele Vergisi (BSMV) %15 oldu.

Bi ara tam uyanır gibi olduysak da. Döndük sağ kulağımızın üstüne bundan önceki zamlarda olduğu gibi yine uyanamadık ve zamlar devam etti.

- Yurt dışından getirilen cep telefonlarından alınan harç tutarı 6 bin 91 TL'den 20 bin TL'ye çıkarıldı.

- Spor müsabakalarına dayalı bahislerden alınan vergi %5'ten %10'a, at yarışlarından alınan vergi %7'den %14'e, diğer şans oyunlarında alınan vergi oranı ise %10'dan %20'ye yükseltildi.

Bu zamları yapmak için Mehmet Şimşek’i Londralardan buraya getirmeye hiç gerek yoktu ki.

Bu kadar zammı bizim Bakan Nurettin Nebati de yapardı.

Şimşek’ten daha iyi de yapardı bu zamları…

Bakan Nebati’ye ne Reis ne de Türk halkı böyle zam yapma fırsatı vermedi ki…

İnanın Bakan Nebati’ye böyle geniş zam yapma fırsatı verilseydi bundan daha iyi zam ve zamlar yapardı.

Hem o gece yarısı insanların uykuda olmasını beklemezdi, yapacaksa sabah yapar, olmadı öğle yapar, olmadı akşam yapardı.

Yani sonuçta o da bu ZAM yapma işini çok iyi becerirdi.

Neyse…

“Herkes biliyor, zarların hileli olduğunu

Herkes biliyor, iyi adamların kaybettiğini

Herkes biliyor, dövüşün hileli olduğunu

Fakirler fakir kalır, zenginler zenginleşir

Hep böyle gider

Herkes biliyor.”

Everybody Knows müthiş yazmış değil mi?

Bence de öyle!