Mustafa Kemal Atatürk’ü geçmişte olduğu gibi gelecek de de kabul etmeyecek olanlar olacaktır. Sevmeyeceklerdir de. Özlellikle Türkiyede neden sevmez ki bilgelideri.

Sevmemeleri için nasıl bir sebepleri olabilir ki biliyorum  evet Yunanlı sevmez, İngilizde sevmez, Ermeni zaten sevmez bu listeyi uzatabilirim. Ancak benim anlayamadığım damarlarında Türk kanı dolaşan ve ben türküm diyen bir kişi ülkenin banisini kurucusunu neden sevmez ki?

Toplumsal ayrışmanın turnusol kâğıdı da budur.

Bilge lider Mustafa Kemal Atatürk’ü; Milleti ümmet yapmak isteyenler sevmez. Bu da gayet doğaldır, çünkü ‘o’, büyük lider son nefesine kadar cihana baş kaldırmış köleliği kabul etmemiş bir ulusu bir millet yapmaya çalışmıştır.

Çünkü Kul olmak padişahın da kölesi olanların toplumudur. Bu toplumda söylenen istenen bir şeye karşı çıkma günah, hele eleştiri yapmak isyandır. Verilen ve verilecek olan emirlere itaat etmek asıldır. Koşulsuz amasız fakatsız biat etmek şarttır.

Ama Millet olmak ise özgür düşünceli bireyin, ortak amaçlar için örgütlenmiş kişilerin toplumudur. Bu toplumlarda her şey, aklın süzgecinden geçerek değerlendirilir, karşı çıkma itiraz etmek kabul edilir, hele hele eleştiri ise katkıdır. Emir yoktur, ortak akılla alınmış kararlar vardır, o kararlara biat edilmez, uyulur. Eğer çok da gerekiyorsa bu kararlar değiştirilir.

Bilge lider Mustafa Kemal Atatürk’ü;

Bu gün ülkemizde siyaseti din odaklı yönetmek isteyenlerde sevmezler

Çünkü, din odaklı siyasetle yönetilen toplumlarda sınıflar senin dinle olan bilgine göre derecelendirilir. En üstte de egemen olan dinin kesin inançlıları yer alır. Onun altında kalben inanan ama yaptığı ibadetinde gevşek olanlar yer alır, onun altında ise sadece  inanmakla yetinenler yer alır, aşağıya doğru gidildiğinde  başka dinler, başka mezheplere bağlı olanlar yer alır. Ve iş inanmayanlar en alt da yer alırlar.

Şimdi diyeceksiniz ki böyle bir sınıflandırma yok. Doğrudur görünürde  böyle bir sınıflandırma yok gibidir, oysa gerçek hayatta her gün daha katılaşan bir durum pekişir.

Bilge lider Mustafa Kemal Atatürk’ü sevmelerini beklemek şöyle dursun, onun adını, anısını, yaptıklarını silmek isterler.

Çünkü Mustafa Kemal Atatürk;

Laik yönetimli bir toplum yaratarak dinin insanın inancı olmasını, toplumu yönetmemesini düşünmüş, bunu gerçekleştirmiştir. Mustafa Kemal Atatürk, dini zayıflatmamış, tersine kutsal olanı sömürüye alet olmaktan kurtarmıştır.

O yüzden sen sevmesen de olur…

Bilge liderin yaptıklarına karşı çıkanlar, geçmişte yenilik yapmak isteyen Sultan II. Mahmut gibi, Sultan Abdülmecit gibi padişahların karşısına dikilen “din elden gidiyor” fetvacıları gibi, yaptıklarının eleştirilmesini, ortaya çıkarılmasını istemeyenlerdir.

Kendi yönetimlerini  “kutsal bir irade” yaparak insanların iradesine ipotek koyanlar, “bizim sizlere söylediklerimiz dinin emridir” diyerek inanç sahiplerinin tartışmasını engelleyenler, kendilerini “kutsal iradenin temsilcisi” yaparak “sağır dilsiz toplum” özlemi içinde olanlar

Elbette ki bilge lider Mustafa Kemal Atatürk’ü sevmeyeceklerdir.

O yüzden sen sevmesen de olur.

Evet,“Bağımsızlık benim karakterimdir” diyen Mustafa Kemal Atatürk’ü; elbette, efendilerinin önünde el pençe divan durarak yetişenler,  hayatları boyunca el etek öperek, kendilerinive varlıklarını efendilerine kölelikle bağlayanlar tabi ki bilge lideri sevmeyecektir. Onlar, hayatları boyunca ya köle ya efendi olacak, eşit insan ilişkisini bilmeyeceklerdir.

“Bir insanın değerini, sevenlerinden çok sevmeyenlerinden öğreniniz” diyen bilge doğru söylemiştir.

O yüzden sen sevmesen de olur

“Arkadaşlar, efendiler ve ey millet, iyi biliniz ki, Türkiye Cumhuriyeti şeyhler, dervişler, müritler, meczuplar memleketi olamaz. En doğru, en hakiki tarikat, medeniyet tarikatıdır... Hayatta gerçek yol gösterici ilimdir, fendir. İlim ve fenden başka yol gösterici aramak gaflettir, dalalettir, cehalettir.”diye Bilge lider Mustafa Kemal Atatürk’ü tabi ki sevmeyeceklerdir.

O yüzden sen sevmesen de olur.