SON DAKİKA



Haber > Karadeniz > Arsin'de; boşta harap olsun, 10 kişiye iş olmasın.

Arsin'de; boşta harap olsun, 10 kişiye iş olmasın.

12 Mart 2016 Cumartesi - 09:32








Tam tamına 2 yıldır sabahları yanlarından geçerken harap, boş ve yalnızlıklarına anlam veremediğim mekanlar var. Trabzon’un Arsin ilçesinin sahilindeki 6 adet işyeri olabilecek yapılar, kaderleriyle baş başa bırakılmış. Yok yok bırakılmamış! Geçen yıl bizim Sinan Cirav (hani şu fındık mamulü ve ev yapımı çikolata işine emeğini ve parasını harcayan müteşebbis kardeşimiz), “Verin şu yerlerden birini de, fındık ve çikolata evi yapayım. 10’a yakın işçi çalışsın” demişti de, Trabzon Büyükşehir Belediyesi’nden biri “Biz senin istediğin yeri Kır Düğünü Salonu yapacağız” diye kestirip atmıştı. Ne hikmettir ki, kırda düğün yapacak birini bulamadıkları için olsa gerek, o yer halâ boş duruyor.

*

Şimdi ben çıksam, bayramlık hesabı ile gözümü yumup ağzımı açıp “İşsizliğin kol gezdiği yörede, bir kişiye istihdam alanı yaratmanın bile 200 bin lirayı bulduğunu” yazıp, ardına da “Sizin yapmak istediğiniz nedir? Daha doğrusu yaptırmamak için direnmenizin sebebini söyleyin efendiler” diye eklesem, yanlış mı yapmış olurum? * Sinan Cirav sizden para pul istemiyor, “Kiranızı da veririm. Enaz 10 kişi çalıştırıp, onlara ekmek veririm” diyor. Ama buraların boş durması bile, kamu adına Devlet-i Aliye’nin belediyesini yönetmekle görev üstlenmiş olanların umurlarında değil! Onlar adeta; “Boş dursun dahi iyi” diyorlar. Bir zamanlar Milli Eğitim Bakanlığı yapmış birisinin, ”Okullar olmasa Milli Eğitim’i ne güzel idare ederim” mantığıyla eşdeğer gibi...

*

Bu; ben diyeyim ‘garabet’, siz söyleyin ‘garip’ uygulamaya son verilmeli. Verilmez ise ne olur? Aha buradan ilan ediyorum: Bir zamanlar Kahramanmaraş Caddesi’nde yaya kaldırımlarının işgal edilmesine neden olan Bankamatik’lerin içeriye çekilmesi için yazmaya ve yayına başlamış, 6 ay boyunca papağan misali hiç durmadan tekrarlayarak, konuyu kamuoyu ile paylaşıp sorunu çözmüştük. Arsin sahilindeki 2 yıldır gerektiği gibi değerlendirilmeyen, dahası boş bırakıldığı için harap hale gelmelerine sebep olunan bu yerler için, “Her gün aynı şeyleri yazıyor, papağan gibi tekrarlıyorsun” sözleri ile muhatap olmayı bile göze alıyorum. Benden söylemesi!


ÇANAKKALE ŞEHİTLERİ’NDEN İSTİKLÂL MARŞI’NA...

Bugün 12 Mart 2016... Bundan 101 yıl önce 18 Mart 1915’de başlayan ve zaferle sonuçlanan Çanakkale Savaşları’ndan sonra 12 Mart 1921’de Mehmet Akif Ersoy’un yazdığı İstiklâl Marşı’nın kabulünün 95’inci yıldönümü... * O günlerden bugüne kıssadan hisse alınması hesabıyla Mehmet Akif’in yazdığı şiir değil, destanların Çanakkale Savaşları’ndan: -“Çehreler başka, lisanlar, deriler rengârenk, Sâde bir hadise var ortada: Vahşete denk.” İstiklâl Marşı’ndan ise; “Çatma kurban olayım, çehreni ey nazlı hilal!  Kahraman ırkıma bir gül! Ne bu şiddet, bu celal?” ifadeleri yer ediyor aklımda! Hem de, Türk kimliğini etnik bir unsur haline dönüştürmek için çaba gösterenlerin bugün yarattıkları bu ayrılığın-gayrılığın nelere sebep olduğunu görerek...

NUMUNE-İ ŞEHİR HASTANESİ

Trabzon Tabip Odası Başkanı Ahmet Güner’in önerisi üzerine tartışma açmak, yorum yapmak abesle iştigaldir. Çünkü, Trabzon’da Şehir Hastanesi yapılacak en doğru yer, kot farkından dolayı altıda değerlendirilip, tünelle sahil yoluna da bağlanma kolaylığından dolayı mevcut Numune Hastanesi’nin bulunduğu kesimdir. Hiç uzatmaya, evelemeye, gevelemeye gerek yok. Bu kadar doğruyu bile “Tartışalım” diyor iseniz, hiçbir şeyden anlamıyorsunuz demektir!

Beğendim
0
Sevdim
0
Beğenmedim
0
Üzgün
0
İnanılmaz
0

VİDEO

SON DAKİKA

ÇOK OKUNANLAR

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap