Dün sabah oturduk, Dortmund’daki ‘Her Yönüyle Trabzon Etkinlikleri’ni, katılanların bir bölümü ile değerlendirdik. Doğrusu da buydu. Sıcağı sıcağına hafızalarımızda yer edenleri mevcudu, fazlası ve eksikleriyle paylaştık. Trabzon Büyükşehir Belediye Başkanı Orhan Fevzi Gümrükçüoğlu’nun başkanlık ettiği görüş alış-verişinde Türkiye’den Avrupa’ya gidişle bir ilke daha imza atan Trabzon adına, daha çok eksikler üzerinde durduk ki, bir sonrakinde bunları yaşamayalım.

*

Bundan 10 yıl önce Faruk Özak’ın fikir babalığını yaparak başlattığı, ama organizasyon adına yükünü Trabzon Vakfı Başkanı sıfatıyla Bilgin Aygün’ün çektiği Her Yönüyle Trabzon Etkinlikleri; öyle veya böyle, eksiği veya fazlasıyla, içeride ve dışarıda herkese örnek olmuştur. Bu bile başlı başına bu organizasyonların içinde olanlara Trabzon adına sağlam bir teşekkür gerektirir.

*

Dortmund’daki ilk yurt dışı etkinliğin, Trabzon Büyükşehir Belediyesi adına sorumluluğunu üstlenen Genel Sekreter Yardımcısı Mustafa Akkaya’nın onca yoğunluk ve yorgunluk içindeki icraatını, kendimizi onun yerine koyarak değerlendirmemiz gerekiyor. Onun da, her söylenene kafa takmadan, oturduğu yerin sorumluluk penceresinden etki ve tepkileri alıp; derleyip, toparlayıp, gelecek adına daha iyiye yönelik kullanıma hazır hale getirmesi de en doğrusudur. Böyle yapacağına da inanıyoruz.

*

Sonuç itibariyle Basın-Yayın ve Halkla İlişkiler Dairesi Başkanı Ahmet Yoloğlu’nun gözetiminde Durtmund’a giden meslektaşlarımızla, zaman zaman kıssadan hisse hesabıyla bir süre daha bu etkinliklerde yaşadıklarımızı ve söylenenleri, gözümüzün gördüğünün yarısına inanırken, kulağımızın duyduğunun hiçbirine inanmama ilke ve felsefesi ile araştırıp, irdeleyip sizlerle paylaşmaya devam edeceğiz.

*

Nihayetinde ben Dortmund’da etkinliğin salon içindeki kısmına 10 üzerinden 6, dışarıdaki ziyaret ve görüşmelere ise 8 not verdim. İşin başındaki kişi Bilgin Aygül’ün notları benden daha düşük oldu. Ki onun değerlendirmesinin daha sağlıklı olabileceğini de kabul etmek en doğrusudur.

MHP ADIM ADIM...

Söz konusu “MHP adım adım...” ibaresinin geri kalan kısmını tamamlamak olduğunda; bir zamanlar yazılan, “...iktidara yürüyor” ibaresi idi. Şimdi ise “MHP adım adım...” ibaresinin tamamlanacak kısmı; “...kapanmaya doğru gidiyor” şekline dönüştürüldü.

*

O nedenle, şimdilerde MHP Genel Merkezi’nin başına çöreklenmiş olanların iller bazında yaptığı uygulama tamamen doğrudur! Nasıl mı? Bir evde (Parti) önce odaların (İl Teşkilatları) kapısı kapatılır. Sonra da evin ana kapısının (Genel Merkez) kapatılmasına sıra gelir! İşte bugünkü MHP yönetiminin ellerine tutuşturulan senaryo çerçevesinde adım adım yürüdükleri hedef, yaptıkları uygulamada budur. Böyle bir uygulama yürütülür iken; eski İl başkanlarından Nihat Birinci’nin Trabzon adına tekrar görev kabul etmesine “Doğrudur” dememizi hiç kimse beklemesin!

SURİYELİ DEĞİL, SEKTÖREL DİLENCİLER...

Kimse kalkıp da, kavşaklardaki Suriye çocukları ‘dilenenler’ olarak nitelemesin. Onlar resmen ‘dilendirilenler’. Birileri tarafından çalışma saatleri ve alanları da organize edilerek sektörel bir şekilde ‘dilenci’ moduna sokuluyorlar. Devlet-i Aliye adına görev yapanlar da; ne acıdır, ne kadar hazindir ki, bunları ‘Suriyeli dilenci’ sayıyorlar!

*

Gerçi yapacak, söyleyecek, itiraz edecek bir halleri de yok ki! Çünkü, bundan 5 yıl önce en başımızdakiler, “6 ay sonra Esed gidecek, Şam’daki Emevi Camii’nde hep birlikte Cuma Namazı kılacağız” dememişler miydi? Aynen! O zaman daha alt kademedeki Devlet-i Aliye mensupları, tepedekilerin sebep olduğu bu büyük garabeti ‘ortadan kaldırma’ adına, kavşaklardaki sektörel dilencileri nasıl toplasınlar, toplayabilsinler? Biz de hem dilencileri seyrededuralım! Hem de, 5 yılı geride kalan (10 yarım yıl) 6 ay sonra ‘Cuma Namazı kılma’ vaadini beklemeye devam edelim!