ABD Başkanı'nın Kudüs'ü İsrail'in başkenti olarak tanıyan karara onay vermesi büyük bir soğuk hava estirdi. Bugünkü İslam (Arap) liderlerine böyle bir kararı dayatmak herhalde zor olmasa gerekiyor. Amerika bu liderlerin yönetim tarzlarını ve zayıf taraflarını çok iyi bilmektedir. Kudüs'ün başkent ilan edilmesi kararı ilan edilen güne ait basit bir karar değildir. Geniş düşünülmüş, altyapısı hazırlanmış stratejik karardır. Bu karar öncesi yoldaki engeller tek tek kaldırılmış. Mısır'da seçimle halk tarafından seçilen Cumhurbaşkanı Nursi görevinden uzaklaştırmakla kalmadı, bir de hücreye atıldı. Libya'da Kaddafi, Irak'ta Saddam uyduruk gerekçelerle öldürüldüler. Suriye paramparça edildi. Türkiye 15 Temmuz hain darbesi ile bölünmek istendi.

Kudüs'ün başkent ilan edilmesi basit bir karar değildir. Yukarıda yazdığım liderlerden engel olarak görülenler halledilmiş, altyapısı hazırlanmış ve stratejik karardır. Trump'ın iç ve dış siyasetteki sıkışıklığıyla açıklamanın çok ötesindedir. Haçlı bir lider gibi ferman okudu. Amerikan kongresi Kudüs'ün başkent kararını 20 yıl geçtikten sonra senatoda onayladı. Tarih okunmadan yaşayanları derinliği ile anlayamazsınız. İsrail laikliği reddeden devlettir. Tamamıyla din devletidir. Rahmetli Erbakan Hoca milli siyaset çizgisinin hep laiklik karşısında olduğunu millete anlatmaya çalıştı.

Bakıyoruz şimdi herkes Erbakan Hoca'nın İsrail ve diğer konularla ilgili konuşmalarında ileriyi gören akıl ve zeka dolu bir insan olduğunu söylüyor, karşı olanlar bile. Çözüm, her zaman için geçerli Erbakan Hocamızın dediği şahsiyetli bir dış politika.

Kudüs meselesi bir Arap veya Filistin meselesi değil, imani bir meseledir. Türkiye'ye sadece İslami kesimin meselesi değildir. 1970 yıllarda Filistin meselesini sol örgütler savunuyordu. Bu mesele Türkiye'yi de bölmek için sözde büyük İsrail devleti kurma meselesidir. Tarihçi üstad İlber Ortaylı "Kudüs'ü 1516'da Yavuz Sultan Selim aldı. 400 sene sonra çekildi. O günden sonra hiç kimse Ortadoğu'ya daha iyi bir düzen getiremedi" diyor.

Ortadoğu Türkiye söz sahibi olmadan bir düzene giremez. Liderlerin ön plana çıktığı bir dünya idaresinde siyaseti belirleme güçlerini kendilerinde görmektedirler. Diyanet İşleri eski başkanı Mehmet Görmez güzel söyledi: "Kudüs'ü ezelden başkentler başkenti ilan eden kudretin üstünde hiçbir kudret yoktur." İnşallah bu kudret gerçekleşecektir.

Rahmetli Erbakan Hoca'nın dediği ağır sanayi, fabrika yapan fabrikalar ve milli harp sanayi ve bütün dedikleri hiç olmazsa Ortadoğu için dedikleri gözden geçirilmeli. Trabzon'un iş adamı Dursun Hüroğlu'nun dediği gibi sadece 10 kasa domates satmak için değil 10 kasa rulman veya 10 kasa bilya satan hale gelmeliyiz.

Son söz: Rahmetli Erbakan Hoca'nın dediği gibi Amerika'ya git demekle Amerika gitmez. Ağır sanayi, ağır sanayi...