Eskişehir'de bir iş yerinin açılışına katılan BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, gazetecilere yaptığı açıklamada, Türkiye'nin S-400 alımı, Fırat'ın doğusuna yapılacak harekat, Doğu Akdeniz'deki kazanım ve haklar olmak üzere üç şeyden asla vazgeçmemesi gerektiğini söyledi. 

Bu konularla ilgili Türkiye üzerinde baskı oluşturulmaya çalışıldığını belirten Destici, şöyle devam etti:

"Başta ABD ve İsrail olmak üzere Batı'nın çok şiddetli baskısı var. S-400'lerle ilgili ABD tarafından en son Sayın Cumhurbaşkanı'na gönderilen bir mektup var. Bu hadsizliği, uluslararası teamüllere de uymayan bu çirkinliği reddettiğimizi buradan ifade etmek istiyorum. İnanıyoruz ki devletimiz, hükümet buna gereken cevabı gerektiği tonda verecektir ve vermelidir. Bunu çok açıkça ifade ediyorum. Ne pahasına olursa olsun, bedeli ne olursa olsun S-400 alımından asla vazgeçmemelidir."

"ASLA GERİ ADIM ATILMAMALI"

Destici, Doğu Akdeniz, Suriye ve Irak'taki gelişmelerin de Türkiye'nin bu süreçteki önemli konuları olduğunu vurguladı.

Türkiye'nin gelecek yıllarda S-400 ya da herhangi bir hava savunma sistemine büyük ölçüde ihtiyaç duyabileceğine dikkati çeken Destici, "Bizi karadan dize getiremeyeceklerini bilenler, Türkiye'nin hava savunma sahasının güçlenmemesi adına her türlü girişimi yapmaktadırlar." ifadesini kullandı.

Mustafa Destici, hava savunma sistemi alımı konusunda Türkiye ile Rusya'nın anlaşmasının kesin olduğunu, temmuz ayında da teslimata başlanmasının beklendiğini dile getirdi.

Bundan asla geri adım atılmaması gerektiğini ifade eden Destici, şu görüşlerini paylaştı:

"ABD'nin, 'Ondan vazgeçin, patriotları size verelim' hamlesi gerçekçi bir hamle olarak gözükmemektedir. Çünkü Temsilciler Meclisinin ya da Senatonun garantisini ABD hükümeti verememektedir. Dolayısıyla bize bir garanti verilmediği sürece Türkiye bu alımdan asla vazgeçmemelidir. Türkiye ciddi, binlerce yıllık devlet geleneği olan bir devlettir. Bir ülke ile anlaşma yapmışız, bu anlaşmadan vazgeçmeyiz. Türk'ün karakteri de bunu gerektirir. Cumhurbaşkanı ve hükümetin bu duruşunun da sonuna kadar doğru olduğuna inanıyoruz ve destekliyoruz."