SON DAKİKA
SON DAKİKA


Cumhuriyetin Işığı, Köy Enstitüleri
18.04.2022

17 Nisan 1940 – 17 Nisan 2022

Üzerinden tam 82 yıl geçti. Hala tartışmasız özleniyor oluşu Köy Enstitülerinin ne kadar önemli bir kurum olduğunu gösteriyor.

Zira, İstiklal Savaşından sonra ilan edilen Cumhuriyet, yeniden yapılanma, kalkınma ve aydınlanma savaşına başlamıştır. O günlerde ekonominin temeli olan tarım, ilkel çalışmalarla yapılıyordu. Nüfusun yüzde sekseni köylerde yaşam sürdürmekte idi. Okuma yazma oranının çok düşük olduğu kırsal bölgelerden kalkınmanın olacağına karar veren Cumhuriyet neferleri, 17 Nisan 1940 tarihinde Köy Enstitüleri yasasını çıkararak ülkenin 21 yerinde Köy Enstitülerini açtılar.

Önce çadırlarda öğrenim veren bu okullar, devletten bir katkı almayarak, kendi okul binalarını, yatakhanelerini, dersliklerini, yemekhanelerini ve lojmanlarını başlarında öğretmenleri bizzat bulunarak öğrencileriyle birlikte alın teri dökerek göz nuru harcayarak yapmışlardır.

İşte onlardan biri Beşikdüzü Köy Enstitüsü….

Bu güne kadar türlü yıkım çalışmalarına karşı direnen hatta geçmişte yakılan lojmanları, halkımızın duyarlılığı karşısında zamanın valisi tarafından eskisinin aynı benzerinin yapılma sözüyle yeri değiştirilerek yapıldı. Burada önemli olan Cumhuriyete ışık tutan bu okulların yıkılması değil, fikirlerinin yok edilmesi çalışmasıdır. Günümüzde bazı çevreler tarafından başarıldı sanırım. Ancak, eksikliği hala hissedilmektedir.

Bu okullarda eğitim alanlar, başta eğitim olmak üzere sağlıkta, tarım alanında ve sosyal hayatta başvurulan insanlar olmuşlardır. Halkımıza verimli tarım yapmadan tutun da balık avlamaya kadar yaşamsal önemi olan konulara rehber olmuşlardır.

Peki,

Günümüzde eğitim o yılların eğitiminin neresinde? Bu gün ülkemizde çok sesliliğe tahammülümüz yok. Ülkenin lokomotifi olan bu okullardan öç alma duygularını çeşitli alanlara yayarak Cumhuriyet öncesi özlemleri açıkça söyleyebiliyoruz. Çok yazık…  Cumhuriyetin kazanımlarını hoyratça yok etmeyi başardık. Böylesine bir sistemden ayrılmak Türkiye açısından çok büyük talihsizlik olsa gerek. Zira son yıllarda ülkemizde yaşanan tüm olumsuzlukları bizlere zorla kabul ettirmek istenmektedir.

Günümüzde halkımız, ne yazık ki hala yoz kültürün esiri olmaya zorlanmaktadır. Geçmişe özlem duyulmakta ve her geçen gün demokrasi düzmeceleriyle halkımızı kandırılmaktadır. Oysa bizleri yönetenler, ülkemizin geldiği o zorlu yolları unutmuşlar gibi geliyor bize. Şayet bu okullar kapatılmasaydı Türkiye şimdi dünyanın en gelişmiş ülkelerden biri olurdu düşüncesindeyim. Çünkü çıkar güçler bu okulların varlığına ve Atatürk Türkiye’sini bir türlü kabul edemediler. Köy Enstitüleri feodal düzene isyandır. O nedenle düşmanları da çoktur. 

Bu düşünce günümüzde hala var mı bilemem ama böylesine yanlış düşüncelerin halk adına, devlet adına devam ettiğini açıkça söyleyebiliriz.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap