Çok garip bir ülkede yaşıyoruz.
Kendilerini akıllı geçinen çok enteller var.
Bu toplum iflah, ıslah olur mu? En büyük hastalığımız iki yüzlülük.!
Siyaset adamlarından tutun, gazetecisine, medyada yorumcusuna, akademisyenine,
ticaret erbabına ve sade vatandaşa kadar hepsi riyakar.. Siyasi partiler
devleti halk adına yönetmek için kurulurlar ve çalışmaları bu yöndedir. Ancak
öyle görülüyor ki, muhalefette bulunan bazı siyasi partiler, kendilerinin
gündemde kalmaları için yaptıkları çalışmaları halk için yapılmasının önünde
görüyorlar. Bunlara toplumun tüm kesimlerinden katılacaklar bekleniyor.
Yıllarca ülkenin ekonomik, sosyal, siyasal, hukuk, işsizlik, ekmek,
sağlık ve hatta yaşam sorunları gibi ağır sorunlar varken, mevcut iktidara
karşı gerçekten halkımız ve ülkemiz adına millet ittifakının güzel
çalışmalarını taktirle karşılamak gerekir. Millet ittifakının çalışmalarına
destek vermek yerine çıkarcı siyasi guruplar 3.ittifak peşindeler. Neden?
Nedeni çok açık..! siyasette yer bulma sandalye kapma peşindeler.
Elbette, demokratik ortamlarda demokratik çalışmalara kimsenin hayır
demesi asla kabul görmez. Demokrasi değerlerinin tartışıldığı ülkemizde, iktidarın
hukuksuz anlayışına karşı ayrılıkçı siyasetin geçerliliği düşünülemez. Ne yazık
ki, yaşadığımız ülkemizde yanlışlıklar değil doğruların tartışıldığı siyasetin
parçası olmak doğru bildiğimiz yanlışlıklardır.
3.ittifakı düşünenler, sınır ve limitleri zorlayan guruplardır. Yani
marjınaldirlar. Geçmişte atmışlı, yetmişli hatta seksenli yıllarda görülen
ayrılıkçı siyaset anlayışında yaşanan hastalıklardan kurtulamadığımız
gerçeklerini tekrar görür gibiyiz. Ülkemizi siyasi ve ekonomik çıkmazdan
kurtarmak için tüm demokratların şartsız ortak paydalarda olması gerekirken,
çıkılması düşünülen yeni ittifakların halkımızın çıkarlarına hiçbir yararı
olmayacağını bildikleri halde bu fikrin nerelerden kaynaklandığı da çok
önemlidir.
Demokrasi, hukuk, halkın refahı ve ülkenin birliği yolunda millet
ittifakının çatısı altında ülkemize güneş doğmaya başlarken, ayrılıkçı siyasete
asla yer olamaz. Kılıçdaroğlu’nun taktire şayan çalışmasını artık
görebiliyoruz. Halkımız tüm yanlışlıkları görmeli ve elini hep birlikte taşın
altına sokmalı artık. Bu nedenle Ulu Önder’in bir sözünü hatırlatmak istiyorum.
Bakın Ulu Önder ne diyor. “Birlik ve beraberlik ölümden başka her şeyi yener.”
Bizlere düşen görev, doğruların ve hukukun yanında birlikte olmaktır.