Seçim ayağına geçim derdi unutuldu, ülkemiz İstanbul’da yenilecek seçime kilitlendi. Devletin en üstünden en alttaki ne kadar seçilmiş belediye başkanı Ekrem İmamoğlu’nu alt etmek için harıl harıl çalışmaya başlamış. Ne kadar çalışırsanız çalışan, daha önce dediğim gibi vatandaş İstanbul’un kaynaklarını yandaşlara, vakıflara peşkeş çekilmesine dur demişti bir kez daha dur diyecektir.

Bu tantana arasında sosyal medyada iktidar partisinin mensuplarının öyle paylaşımları yer alıyor ki. Şaşırmamak elde değil. Seçimi kazanmak için her yol mubah diyerek almışlar sazı ellerine her telden çalmaya başlamışlar. Dün bir arkadaşım iktidar partili kişilerin sosyal medyada paylaştıklarını iddia ettiği iki söylemi gönderdi, inanın okuyunca kan beynime çıktı.

Adamlar utanmadan sıkılmadan yüce dinimizi siyasetlerine alet edecek kadar sorumsuzlaşmışlar. Yüce Rabbimi ve peygamberimi bile siyasete alet etmekten geri kalmamış, bu paylaşımı yaptığı iddia edilenlerden bir tanesi eski bakan, “Peygamber hata yaptı, biz yapmadık” gibi sözlerle zırvalamış, bir diğeri ise ‘Allah yaşasaydı AK Parti’ye oy verirdi” diyecek kadar alçaklaşmış.

Lütfen düşün dinimin ve peygamberimin yakasından. Ne zaman sıkışsanız insanların manevi dünyasına balıklama dalıp, yukarıda iddia edildiği gibi zırvalayıp saçmalıyorsunuz. Bu yaşıma kadar insanların manevi dünyası ile ilgilenen bir siyasi anlayış hiç görmedim.

Bunlar olurken bakın Diyanet İşleri Başkanlığı bile işe aldığı insanımıza nasıl film atmış. İmam olarak işe aldığı 4 bin 995 imamı görevlerine başladıktan sonra İŞKUR’a bağlı toplum yararı programına kaydırarak temizlik işçisi olarak çalıştırmaya başlamış. Düşünebiliyor musunuz sevgili okurlar adı üstünde Diyanet. Peki yaptığı uygulamadaki çarpıklığı ne demeli.

Diyanet bile başlamış işleri farklı yöntemlerle halletmeye. İşte bu diyanet bu işlerle uğraştığı için Atatürk’ü anmada olmaz, milli bayramlarda olmaz, hutbe okutmaz, ama ülkeyi Yunan işgal etseydi diyen, Atatürk’e hakaret eden kişinin ziyaretine ve cenaze törenine katılır. Bu örnek ülkemin ne hale geldiğini anlatıyor.

İmam diye işe alacaksın, sonra temizlik işlerine kaydıracaksın. Aslında sorgulamak gerek bu kişiler gerçekten imam mı diye. Gerçi sorsan ne yazar, davulda, tokmakta ellerinde kendileri istedikleri çalıp duruyorlar.

İmam kadrosu üzerinden temizlik işçisi almanın hesabını yapan diyanet sosyal medya üzerinden Rabbime ve Peygamberime dil uzattıkları iddia edenlerle uğraşmaya zaman bulamaz tabi. Nereden nereye geldik. Siyaset uğruna bütün değerler ayaklar altına alınmaya başlanmış. Ne diyeyim Allah ıslah eylesin.

İstanbul seçimi ile söze başlamıştık, İstanbul ile yine bitirelim, 23 Haziran’da İstanbul’da seçmenler ‘her şey güzel olacak’ diyerek oy verecek, Türkiye yeni bir döneme merhaba diyecek. 80 milyon yeni Türkiye için atılan bu adım ile geleceğe daha umutla bakacak.