Alın teri. O kadar büyük anlam taşır ki, o teri akıtanların emeğine saygı duymak en az o kadar önemlidir. 1 Mayıs’ta çalışanlar alanlarda bir gün de olsa alın terlerinin karşılığı olarak bayram yaparlar. İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Trabzonlu Ekrem İmamoğlu, kendisini öpmek isteyen kadına, “Terliyim” cevabını verdi. Kadın, “Terli ol, kurban olurum sana” diyerek İmamoğlu'nu alnından öptü. İşte bu ter o kadar önemlidir. Çünkü en büyük yağmur alın teridir. Bu teri yok saymak için mücadele verilmesi kadar da yanlış bir yol olmaz. İmamoğlu’nun alın terinden öpülmesi dilerim herkese örnek olur. Sevilmek, ilgi görmek ve takdir edilmek adına İmamoğlu örneği siyaset dünyasında bundan sonra umarım artar. Çok emek harcamak, bir işi iyi sonuçlandırmak için çok çalışmanın karşılığını gördü İmamoğlu, bu karşılığın üzerine gölge düşürme yol ve yöntemlerinin her alanda devre dışı kalması gerek. Belki bu örnek yeni bir anlayışın filizlenmesine vesile olur.

DOĞRU KONUŞMAK

Yerel seçimlerde iktidar partisinin Ankara, İstanbul, Adana gibi birçok ilde kayba uğramasının nedenini Samsun İl Başkanı Ersan Aksu cesaretle dile getirmiş. Aksu, kaybın nedenini ekonomi ve emeklilikte yaşa takılanlara dayandırmış. Aksu’nun bu sözleri yıllardır ülkemizin içinde bulunduğu konumun fotoğrafı gibiydi. Doğruyu konuşmak bu olsa gerek. Ben de defalarca dile getirdim, 'Mutfaktaki yangın bacayı sardı, milletin cebi delik, sizler hala nefret dili, illet, zillet diyerek toplumu gerip tokuşturuyorsunuz' diye. Doğru söyleyeni dikkate almak yerine hiçbir şey yokmuş gibi yola devam etmenin bedeli sandıkta ödendi. Hep derler, tencere bugüne kadar birçok iktidarı sallar diye, bunun da örneğini 31 Mart yerel seçimlerinde gördük.

BAHÇELİ’NİN SÖZLERİ

MHP gibi ülkemizin emniyeti olan bir partinin liderinin hala nefret dili kullanmasının üzüntü yarattığını söylemek isterim. Bahçeli, Cumhurbaşkanı'nın 'Türkiye İttifakı' sözlerine tepki gösterip adres olarak 'Cumhur İttifakı'nı gösterip, ‘Mutabakatın adresi zillet değildir’ sözlerinin toplumu daha da bölünmeye sürüklediğini söylemek isterim. Bahçeli’nin muhalefete ve ona oy verenlere zillet gibi bir yakıştırma yapıp yok sayma çabası kazanım yerine zarar verir. Hiç kimse merak etmesin, tek vatan, tek millet, tek bayrak ve tek devlet denildi mi zillet denilen kişiler en ön safta yer alır. Ülkemin tek çakıl taşını hainlere vermeyecek kadar onurlu olan, ülkeme ihanet eden teröristlere göğsünü siper edecek kadar dik duran insanları hor görüp aşağılamamak gerek diye düşünüyorum. Hele hele MHP gibi ülkemiz siyasetinin mihenk taşı olan partinin tek yumruk olunmasını sağlamak adına geçmişten edindiği tecrübeler ışığında katkı koyması daha fazla kabul görecektir. Türkiye’nin MHP’ye nasıl ihtiyacı var ise, Türkiye’nin de o kadar gerilmeye tahammülü yoktur. A