Bebek katili ile görüşmeler sürüyor, avukatları, ailesi derken başkaları da görüşmek için İmralı’nın yolunu tutuyor. Katil mektup yazıyor, devletin kurumu bu mektubu yayınlıyor, diğer kurumu ise katilin kardeşini ekrana çıkarıp millete izlettiriyor. 

Katil kodesten mesajlar veriyor, yüzlerce askerimizi gizli tanık ayağına suçlayan kardeşi ekrandan çağrı yapıyor, bir akademisyen katil için milli ve yerli şahsiyettir diyor. Bu kadar aciz duruma düşülmemişti. Bu kadar insanlarımızın aklı ile dalga geçilmemişti. 

Vatan uğruna verdiğimiz şehitlerin kanının hesabı sorulurken, terörist başı ve kardeşini hortlatmak hangi vicdanın ürünüdür acaba. Biz millet olarak şehitlerimizin ardından gözyaşı dökerken, acı çekerken hükümet katile, kardeşine ve yandaşına madalya takar gibi olanaklar sağlıyor. 

Millet olarak ülkemizin Kürt-Türk ayırımı gibi bir dayatmanın kabul görmediğini yıllarca yaşadık, biriz ve bütünüz dedik, Türkiye Cumhuriyet’in ilelebet yaşaması için omuz omuza verdik. Şanlı bayrağımızın dünya döndükçe dalgalanacağının andını içtik, siz çıkmışsınız katilden gelen mesajları devletin kurumundan yayınlatıyorsunuz, iftiraca kardeşini ekranlarda konuşturuyorsunuz, yandaşının zırvaladığı sözlerini millete izlettirilmesine izin veriyorsunuz.

Bunlara devlet izin veriyor deniliyor, devleti kim yönetiyor AK Parti. İnanın bu hamleler partiye gönül vermiş kardeşlerimizi de derinden yaralıyor, üzüntü ve acı veriyor. Yazık değil mi bu millete. Tek çakıl taşımıza göz dikenin gözünü oyarız, bayrağımıza elini uzatanın elini kırarız, vatanımıza dil uzatanın dilini koparırız bu kadar yürekli bir millete bu haksızlık hangi anlayışla yapıldı.

Sosyal, kültürel ve ekonomik alanlarda ülkemiz çöküşte, iç, dış borç almış başını gidiyor ilgilenen yok. Çıkan sesleri ise duyan yok. Ülkemin yöneticileri bebek katiline, iftiracı kardeşine, yandaşına imkanlar sunuyor. 

Hayret.

Etnik kimlik üzerinden pirim kazanma uğraşlarını ülkem geçmişte yaşadı, yemedi bu hamleler yemedi. Temcit pilavı gibi aynı senaryoları vizyona sokma gayretleri de yemiyor görüyorsunuz. 

Hani beka diye ortalığı kasıp kavuranlar nerede? Hani beka sorunu yok demek milli mücadeleyi unutmak demekti. Neredesiniz, terörle uğraşmak milli mücadele değil mi? Demek ki sizce değilmiş ki bugün bebek katilini, kardeşini ve yandaş adamını konuşturuyor onunla görüşme imkanı sağlıyorsun.

Beka, “Bir devletin toprak bütünlüğünü, ahdi hukukunu ve anayasal düzenini iç ve dış tehditlere karşı koruması suretiyle hayatiyetini devam ettirmesi anlamındadır” hatırlatmasını yaparak, beka diyerek efelenenlere soruyorum, bebek katili, kardeşi ve yandaşı ile görüştürülmesi hangi anlamı taşıyor. 

Geçen gün bir arkadaşım bir video izlettirdi, orada bir vatandaşın, “Millet uzaya gidiyor, biz hala Muratgilin damından atlayamadık” sözleri işte bugün yaşanan ve yaşatılanları anlatıyor. 

Kimse kimseyi kandırmasın, umarım damdan düşülmez.