SON DAKİKA
SON DAKİKA


Sudan'da olanları iyi takip etmek gerek
10.09.2020

Sudan’da neler oluyor haberiniz var mı? 30 yıllık diktatör Ömer el Beşir halk isyanı sonrası ordu tarafından görevinden alındı. Sonra ne mi oldu? Laiklik yolunda ilk adım atıldı, din ile devlet işlerinin birbirinden ayrılması ilkesi benimsendi.

Beşir döneminde geçilen İslami yönetim 30 yıl sonra son buldu. Sudan halkı kurtuluşu laiklikte buldu, din ile devlet işlerinin birbirinden ayrılmasına karar verdi. Sudan’da yaşanan bu gerçek bir kez daha Türkiye Cumhuriyeti’nin ve Büyük Önder Mustafa kemal Atatürk ve silah arkadaşlarının ne kadar önemli olduğunu gözler önüne sermiştir.

Sudan’ın tüm vatandaşların haklarının gözetildiği demokratik bir ülke haline gelmesi adına benimsenen laikliğin olmazsa olmaz olduğunu, ülkemizde hala cumhuriyetin dinamikleri ile oynayanlara, dini siyasallaştırıp milleti kutuplaştırmaya, ötekileştirmeye uğraş verenlere örnek olarak sunmak isterim.

Din ile devlet işlerinin birbirinden ayrılmasının önemini Sudan’da bir kez daha gördük. Halk ‘kendi kaderimi kendim belirlerim’ dedi, diktatörü alaşağı etti. Atatürk’ün kurduğu Diyanet İşleri Başkanlığı’nın ne kadar önemli olduğunu sürekli dile getirdik. Uzun lafın kısası ülkemde laikliğe, cumhuriyete, demokrasiye, insan hak ve hürriyetlerine dil ve el uzatmakiçin uğraş verenler bilmeliler ki boş hayallerine bu ülkede fırsat verilmeyecektir. Buna kim çanak tutuyorsa oda unutmasın ki, asil Türk milleti din sömürücülerine ve din ile devleti yönetme hayalleri kuranlara fırsat vermeyecektir.  

ÖTEKİ DÜNYADA YATACAK YERİ YOK

Salgınla boğuşuyoruz. Açıklanan rakamların gerçekçi olmadığını herkesten duymaya başladık. Bilim adamları bile açıklanan rakamların on kat fazla olduğunu söylemeye başladı. Sonunda CHP Genel Başkanı bunu seslendirerek sağlık bakanına duyulan güvenin azaldığını dile getirdi. Bakıyorum da taşeronlar iş başa düştü diyerek savunma hattına geçtiler.

Durun yahu!

Ne oluyor size, bir siyasetçinin söylemlerinin cevabını muhatapları verir, gerekirse okkalı olarak bu cevap verilir. İktidara şirinleri oynayacağız diye laf ebeliğini bırakın artık. Ülkemizin salgın illetinden kurtulmasına katkı sağlamak için herkes görevini yapmalı.

Hergün onlarca vatandaşımız hayatını kaybediyor, biz okulları açmakta ısrarcı oluyoruz. Beri gelin de geleceğimiz olan çocuklarımız için yapılacak olan icraatlara ışık tutun, bırakın iktidara yalakalık yapmayı.

İktidar bugünkü tablonun yaşanmasından memnun mu; elbette hayır. Tünelin ucunda ışığın görünmemesinin en büyük nedeni bence her kafadan sesçıkmasıdır.

Bilim Kurulu tavsiye eder, siyaset karar verir. Doğru da Bilim Kurulu’nun tavsiyelerinin hayata geçirilmesi için karar alınır, siyaset adına gelecek için karar verilmez. Aradaki ayrıntıyı kaçırmamak gerek. Kimsenin siyasi iradenin karar almasına itirazı yok. Yeter ki alınan karar sağlık dünyasının söylemleri doğrultusunda olsun.

Bakıyorum da ekranlarda salgınla ilgili herkes ahkam kesiyor. Bir susun artık, yeter be yeter! Milletimizin sağlığını ilgilendiren konuda doğrular etrafında buluşan uzmanların eylem ve söylemlerini tek elden ve tek sesli olarak hayata geçirmek için yol alalım.

Salgının önlenmesi, toplum bilincini oluşturma, alınan kararlara uyulması adına çözümler sunmak, katkı koymak her bireyin görevidir. Hiç kimsenin bir başkasının hayatını tehlikeye atma hakkı yoktur. Böyle bir sorumsuzluğu kim gösteriyorsa onun öteki dünyada da yatacak yeri yoktur.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap