Adamın biri çıktı Trabzon’a Yunan benzetmesi yaptı, kıyamet koptu. Trabzon’da sivil toplum örgütlerinden çıt çıkmadı. Trabzon’un yetiştirdiği Ekrem İmamoğlu İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı seçildi, kabul edemeyenler mazbatasını iptal etti, seçimi yenileme kararı aldı, ardından da saldırılar başladı.

İmamoğlu’nu destekleyen hasta bir bayan bıçaklı saldırıya uğradı, gazeteciler yumruklu, sopalı saldırıya maruz kaldı, yine kimseden çıt çıkmadı. Bu kent yetiştirdiği değerlere böyle mi sahip çıkacak? Ne gariptir ki Trabzon’dan da İmamoğlu’na saldırı yapıldı. Hayret.

İmamoğlu linç edilmeye çalışılıyor, kimliği, kenti Yunan'la ilişkilendirilmeye çalışılıyor, Trabzon’da cesaretli olan birkaç isim dışında AK Partili Esenler Belediye Başkanı'na tepki koyan olmadı. Bu sessizlik İYİ Parti İstanbul İl Başkan Yardımcısı Trabzonlu Osman Erusta’nın da dikkatini çekmiş. Erusta, Trabzon’a Yunan yaftasını yapıştırmaya çalışan kişiye bu kentin STK’larının tepki koymamasını eleştirdi. Erusta, “Trabzonspor’da yöneticilik yapmış Ekrem İmamoğlu’nu, Trabzonspor yönetimi, kulüp başkanı seçim sürecinde ve seçimi kazandıktan sonra neden tebrik edememiştir? Trabzon dernekleri, STK’lar Ekrem İmamoğlu’na gereken desteği verememiştir” diyerek, “Bu korku neden? Çünkü iktidardan korkuyorlar. Rantlarından korkuyorlar. İktidarı karşılarına almak istemiyorlar. Ekrem İmamoğlu’nun artıları var. Bunu dile getiremiyorlar” dedi.

Erusta, “Ortada iyi yetişmiş bir değerimiz var. Ona da diğer değerlerimiz gibi sahip çıkıp, sonuna kadar destek olmak zorundayız.

Temel, 'Trabzonlu olmasaydım çok mahcup olurdum' demiş. Temel'in bu sözünden hareketle, Tevfik Göksu da, İmamoğlu’nun başarısı karşısında şimdi Trabzonlu olamamanın mahcubiyetini yaşıyordur” şeklinde eleştiride bulundu. Erusta’nın dile getirdiği bu söylem doğru mu diye sormak gerek. Umarım STK’ların mantıklı bir açıklaması olur.

Bugün Trabzonlu İmamoğlu’na sahip çıkmaktan imtina edenler yarın kendilerine de sahip çıkacak birini bulamazlar. Çünkü bu kent kendi insanına sahip çıkarak Türkiye’nin T’si olmuştur. Erusta’nın sivil toplum örgütlerinin Trabzon’a Yunan imasında bulunan başkana tepki koymaması düşündürücüdür. Sanılmasın ki bu sessizlik unutulacak. 

Hani güzel bir söz vardır, “Susma sustukça sıra sana gelecek” diye. Bilmeyen yoktur. Bir seçim üzerinden bir kent haksızlığa uğruyor, STK’lardan bu anlamda ses çıkmıyorsa ortada bir sorun var demektir. 

Bu işin siyasi ayağı farklı, bir kentin rencide edilmesi farklıdır. Her kim Trabzon’a, bölgemize, ülkemize, milletimize, bayrağımıza, vatanımıza, devletimize dil uzatırsa ona gerekli cevabı bulmalı. Cevap vermeyenler yarın daha büyük söylemlerle karşılaştıklarında bilmeliler ki kendileri de o söylemlerin altında ezilmeye mahkum kalacaklardır.

Tüm olumsuz söylemlere, yakıştırmalara, suçlamalara, dışlamalara rağmen Trabzon bağrından çıkardığı değerleri ile yoluna devam edecektir, bugün bir kentin uğradığı haksızlığa sessiz kalanlar ise tarih yaprakları arasında kaybolup gideceklerdir.