SON DAKİKA
SON DAKİKA


Sevr ve ''Vahdettin'in kahramanlığı(!)'' üzerine
15.08.2020

 
Tarih tek yanlı okutulursa;

Sapkınlar üretmekten başka bir işe yaramaz.

Maalesef; bugün tarih konusunda ahkam kesmekte olanların çoğunun; kendileri veya baba/ dedelerinin, yollarının; bir şekilde, İngiltere/Fransa/ ABD'ye düştüğünü ve Cumhuriyet'le sorunlarının olduğunu görürsünüz.

Okudukları ve/ veya kaynak olarak gösterdikleri sözde eserler de; genellikle "Devletin temel dinamiklerini kavrayamayanların" kalemlerinden çıkmıştır. Bir yanda Mevlanzade Rıfat, diğer yanda da Rıza Nur ile benzerlerinin kusmuklarını koklayarak ilham alanların ortak noktası; genelde Atatürk ve Cumhuriyet düşmanlığıdır.

Tarih TV'lerde ve/ veya medya ortamında salya saçan birtakım meczuplardan öğrenilmeye devam edilirse; korkarım ki; fidanlar köksüz ve dirençsiz kalacaktır.

SEVR Antlaşması'nı bile kavrayamamakta ısrar ediyorlar.

Sevr; imzalandığı dönemde, uluslararası geçerliliği olan ve Osmanlı Devleti ile savaşı bitiren bir antlaşmadır. Sanremo Görüşmeleri'nde şartları ağır bulan Osmanlı temsilcilerinin itirazlarına kulak tıkayan İtilâf Devletleri; Osmanlı Devleti'ne 27 Temmuz 1920'ye kadar süre tanımıştır.

Vahidettin'in gözetiminde toplanan Şura-yı Saltanat (Saltanat Şurası); 22 Temmuz 1920'de; bizzat padişahın ileri sürdüğü gerekçe ile (Zayıf bir mevcudiyet mahva tercih edilmeye değer) antlaşmanın imzalanmasını onaylamıştır. Sadece Tevfik Paşa muhalefet etmiştir. Bu nedenle padişahın bilgisi ve Damat Ferid'in talimatı ile heyetten çıkarılmıştır.

Antlaşma; Reşat Halis, Hadi Paşa, Rıza Tevfik (Bölükbaşı) tarafından imzalanmıştır.

Antlaşmanın yürürlüğe girmediğini söyleyenler herhalde Yunanlıların Ankara'ya kadar geldiklerinden haberdar değildir. Maraş, Urfa ve Antep'e neden gazilik unvanı verildiğinden bihaberdirler. Osmanlı Ordusu'nun terhis edilişini bir şehir efsanesi sanıyorlardır. İstiklal Harbi de uzaylılarla yapıldı herhalde. 19 Ağustos 1920'de TBMM; Sevr Antlaşması'nı imzalayan Saltanat Şurası temsilcilerini “Vatana ihanet” ile suçlayarak; 'Vatansız!' olduklarına hükmetti. Vahdettin'den bir kahraman yaratmaya çalışanlara diyorum ki;
Evet; Vahdettin büyük bir kahramandır.

Çünkü; *Osmanlı'nın ve Türklüğün ölüm fermanı olan Sevr Antlaşması'nı kabul etmiştir.
* İstiklal mücadelesini veren kahramanları hain ilan ederek idam fermanlarını onaylamıştır.
* Çok sayıda cami, mezarlık vb. yerleri işgalcilere kiralamıştır.
* Kur'an ve hadislerin meallerini yasak yayın ilan etmiştir.
* Kuvva-i İnzibatiye Ordusu'nu kurarak Mili Mücadele kuvvetlerine saldırtmıştır.
* Şeyhülislama fetva yayınlatarak; Yunan Ordusu'nu Halife'nin Ordusu, düşmana direnenleri de hain, islam düşmanı ve katli vacip olarak tanımlamıştır.
* Kahramanca; bir İngiliz zırhlısına binerek kaçmıştır

Sonuç olarak; Vahdettin; "Korkaklık, teslimiyet ve ihaneti marifet sayanların" VAZGEÇİLMEZ BİR KAHRAMANIDIR! AMA BENİM DEĞİL!

Kafası karışık olanlara tekraren çok yönlü okumalarını öneriyorum.

Şahsen; hemen hemen her gün, Yeni Akit, Sabah, Yeni Şafak, Star gibi gazetelerin yanında, Türkgün, Sözcü, Ortadoğu, Yeniçağ, Cumhuriyet vb. gazeteleri okumaya, vaktim varsa incelemeye çalışır; aynı bakış açısıyla sosyal medyayı da takip ederim. Çok yönlü araştırmadan görüşümü ortaya koymam. Çoğu Tarih olmak üzere, sayısız eser inceledim.  Ona rağmen çok eksiğim olduğunu düşünüyorum. Okumak bir soluk gibidir benim için.

Güzel eserleri okurken temiz hava soluduğumu düşünürüm. Art niyet taşıyanlarda da daraldığımı hissederim.  Nasıl ki tek yönlü beslenme bedenin sağlıksız olmasına neden oluyorsa; tek yönlü dinlemek ve okumak da belleklerin sağlıksız ve güdümlü olmasına yol açıyor!

Herkesin fikrine saygı duyalım;
Güden olmayalım çoban misali.
Gözetelim hakkı, hukuku, şanı;
Birleşelim düzde*, düden* misali.

 

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap