Avrupa’yı
düşünmeyen Trabzonspor, Cemil Usta Ligi’nde amacı ve hedefi ne olduğu yönetime
ve teknik ekibe sormalı. Bu küçük şehirde dünya markası yaratan Trabzonspor
kimliğini de yok saydı. Bu basit grupta aldığı 1 puanla Avrupa’da ki
taraftarları da hüsrana uğrattı. Bugün ki müsabakada ki amacı ve hedefinin ne
olduğunu da tekrar soruyorum? Trabzonspor tüm oyuncuları ile eksiksiz
sahadaydı. Oyunun ilk 45 dakikası iki takımda sistemini oyun disiplini ve az da
olsa oyun planları vardı. Bugün 2 takımda oyunu 2’nci bölgede tutarak orta
sahada ki oyunda ki başarıya bakıyordu. Trabzonspor’da Mikel ile Sosa ’da
rakibine göre daha başarılı görünüyordu. Daha kontrollü oyunları az da oyunu
önde tutuyordu. Orta sahada ki
sıkışıklık pas hatalarını da göstermeye başladı.
Trabzonspor hücumda 4 oyuncu ile öne çıkmayı
bekliyordu. Denizlispor ise daha çok kenarları kullanmaya çalışıyordu.
Trabzonspor iki bekin hücuma çıkması götürüleri ile getirilerinden daha fazla
oluyordu. Denizlispor, kenarları kullanarak daha fazla pozisyon üretti ama bir
türlü golü bulamadı. Hücumda ki oyunda Oğuz’un kendi kalesine attığı golü ile
Trabzonspor 1-0 öne geçme fırsatı buldu. Daha önce Trabzonspor’da gördüğümüz
geri çekilme hatası maçta tekrarlanmadı. Buda Trabzonspor’un oyunda ki
başarısıydı. Ama oyuncular 2’nci golü bulmak için bir türlü organize
olamıyorlardı. Buda 2’nci golü getirmedi. 2’nci yarı Denizlispor sol bek
oyuncusunu değişti. Trabzonspor ise aynı kadro ile oyundaydı. Trabzonspor’un
oyunda ki mücadele gücü sanki azalır gibiydi.
Denizlispor
daha çalışkandı. Çalışkanlığı da devam ediyordu. Trabzonspor’da oyunda bir
yavaşlama görünüyordu Denizlispor, Olcay’ın oyundan çıkışı ile forvetini
4’ledi. Hücumu daha çok düşünmeye başladı. Sağ kenardan Rodallega ’nın kafa
topu ile oyunu 1-1 yaptı. Trabzonspor’dan tanıdığımız bu golcüyü oyuncuyu
elinde tutmaması da bir hata olarak görünüyordu. Trabzonspor’un dengesiz oyunda
ki görüntüsü rakibin hücum yapmasını arttırıyordu. Trabzonspor’da ise dengesiz bir hücum
görüntüsü görünüyordu. Orta sahada ki o sıkışıklık yok oldu. Denizlispor’un
hücum oyuncularının geniş alanalar bulması hücum kanallarını genişletti.
Trabzonspor, hücumda sağ kulvarı daha çok kullanıyordu.
Yusuf’un
üretkenliği iyiydi ama bir türlü sonuca ulaşamıyordu. Buda seyircide tepkiye
neden oldu. Seyirci isteği ile oyuncu değişikliği oldu. Yusuf çıktı bir de
Ekuban ile Abdulkadir oyuna dahil oldu. Bu değişiklik yapmacık da olsa
Trabzonspor seyircisinin de desteği ile hücumu arttırıyordu. Oyun kontrolden
çıkıyordu. Trabzonspor’un kontra ataklarına geri ve orta sahadan dönüş
gelmiyordu. Denizlispor oyuncuları orta sahayı daha iyi kullanıyordu. Bu topa
sahip olma avantajını, Trabzonspor yönetiminin 100 bin Euro daha vermeyerek
elinde tutmadığı Rodallega ile öne geçti Bugün eski Trabzonsporlu Mustafa ve
Zeki de biz buyuz dediler.
Birde
teknik heyet Nwakaeme’nin nasıl görmüyor. Birde Shorlot var gol attı mı iyi bir
futbolcu atamadı mı taraftarının gözünde bir hiç. Öncellikle oyuncunun
özelliklerine bakmalı. Santraforda oynayan oyuncunun özellikleri neler olmalı,
bunlar araştırılmalı. Daha geniş bir analiz vereyim bugün ki oynanan futbolda
görünen şu, rakibi durdurmak, mücadele etmek takıma avantaj sağlıyor yoksa
rakip üstüne geliyor ve gol atmak için şans bulabiliyor. Geniş alanlar ortaya çıkıyor,
güçlü oyuncuların varsa öne geçersin. Kazandığımız oyunları iyi izlersek, eksik
futbolcular ile savunma yapıp öne geçmeyi de biliyordu. Futbol bu değil hücum
yaparken savunmada bırakılmamalı.