Ligde kötü bir
gidişatı olan antrenör değişikliği ile genç futbolcularını kullanmaya başlayan
Kayserispor, Trabzonspor’a karşı oyununu birinci sınıf bir takım gibi oyunu
ikinci bölgede karşılıyordu. Kadroda ki oyuncuların fizik gücü, oyun bilgileri
eksik olması ile sahayı bir türlü geniş kullanmakta yeterli olamadılar.
Gereksiz ve zamansız oyuna çıkışlarında yaptıkları pas hataları göze batıyordu.
Bu zamansız oyun çıkışlarında ve yaptıkları pas hataları ile güçsüz oldukları görünüyordu.
Trabzonspor ise oyunun ilk dakikalarında
yakaladığı gol ile bir sıfır öne geçti. Kayserispor, baskı yediğinde oyunu
birinci bölgede karşılamasına rağmen, Trabzonspor, hücum yerken topu ikinci
bölgede karşılamasını yadırgadım. Trabzonspor’un oyun planında önce ki maçlara
göre bir değişiklik yoktu. Düzen aynı devam ediyordu. Kenarda ki bek
oyuncularının oyuna bir katkısı yoktu. Oyunda Trabzonspor’un üstünlüğü bariz
gözüküyordu fakat pozitif bir oyun görüntüsü yoktu. Kayserispor önde hücum
atakları yapmaya çalışırken, yaptığı pas hataları sayesinde Trabzonspor birçok
kez gol şansı buldu.
Aynı hatayı iki
kez yapan Trabzonspor ise, rakibine gol şansı verdi ve maçın bazı dakikalarında
rakibin farkı kapatmasına izin verdi. Atılan uzun pasta, Sorloth’un golünde
Sturridge’in mücadele gücü ile yaptığı asist bilindik tabir ile “al da at” der
gibiydi. Kardeş takım dediğimiz bir takım ile oynuyorduk ve 66’ncı dakika da
verilen penaltı bence haksızdı. Hakem kardeşliğimizi de bozmaya kararlıydı
herhalde.Trabzonspor’da bir oyuncu değişikliği yapıldı. Daha önce kötü oynayan Nwakaeme
oyundan alındı. Teknik heyet ilk kez kötü performans sergileyen bir oyuncuyu görebildi
hayret ediyorum.