SON DAKİKA
SON DAKİKA


Puma
4.10.2019

Sence başarı nedir?” diye başladı konuşmaya. Oldukça yukarıdan, üst perdeden... “Bence ne olursa olsun hedefe ulaşmaktır. Ben bu projeyi çok istiyordum. Senden de çok istiyordum. O yüzden de iş benim oldu.” 

Aslında çok yakın sayılmazdık. Sadece tanışıklığımız vardı. Aynı alanla ilgili hazırlık yaptığımızın farkında dahi değildim. Havaalanlarının en iyi ve en kötü tarafı aynı şeydir: Sizi uzun zamandır görmediğiniz insanlarla buluştururlar. İyi ya da kötü oluşunu o insanın sizin için ne ifade ettiği belirler. Bu seferki benim için talihsizlik olmuştu. Bir sürü işim vardı ve muhabbeti çok da çekilir olmayan birinden bana karşı kazandığı zaferin hikayesini dinliyordum. Bunu “sence başarı nedir?” sorusu ile yaparak başarısızlık gömleğini bana peşinen giydiren birine karşı olabildiğince nazik olmaya çalışmak çok keyifli bir şey de değildi. Yine de kendimi zorlayarak gülümsemeye çalışıyordum. “Kartalları bilir misin?” diye devam etti. “Zirvede, en yukarıda olmazlarsa huzursuz olurlar. Başarı böyle bir şeydir. Sürekli daha iyisi için zorlaman gerekir.” Aslında, eğer haklıysa, hata bendeydi. Çünkü zorlamamıştım. Çok iyi bir fikri oldukça iyi anlatmıştım. Karşımda, yönettikleri yapıyı düşününce çok zeki ve vizyoner olduklarına emin olduğum bir düşünce beklerken ciddi bir hayal kırıklığı yaşamıştım ve hevesim kaçmıştı. Belki de anlaşmanın olacağı son toplantı teklifini bu yüzden geri çevirmiştim. Enerji tutmayınca işin olması yetmezdi. Çok yorulabilir, severek yaptığınız bir işten eziyete dönüşen bir sürece evrilebilirdiniz. Nitekim sonrasında gelen haberler o işin o “başarılı” kişi için oldukça yorucu olduğu yönünde oldu. Aynı süreçte ben de mesleki anlamda keyif veren birçok başka işe imza attım. Hayat böyle bir şeydi, bir şeyler gider, bir şeyler gelirdi. 

Aylar sonra bir aynı meslektaşımla tesadüfen bir araya geldik. “Nasılsın kartal?” diye takıldım. Aynı işten bahsederek çok yorulduğunu, çok tatsız bir iş olduğunu, işine çok karışıldığını ve maliyetin çok aşağılara çekildiğini söyledi. “Yine de kartallar yüksek uçar” diyerek bitirdi. Bu kez ben ona “Sen pumaları bilir misin?” diye cevap verdim. “Puma avının peşinden koşarken sadece onu yemeyi düşünmez. Onu kovalamak için harcayacağı enerjiyi onu yediğinde kazanamayacaksa kovalamaktan vazgeçer.” Bazen isteyerek bir şeyden vazgeçmemiz olması gereken şeydir. Vazgeçtiğimiz şeylerin hep böyle olması dileğiyle... 

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap