SON DAKİKA
SON DAKİKA


Lohusalık Döneminde Nelere Dikkat Edilmeli
15.12.2019

İyi pazarlar değerli okurlarım,

Sizlere bugün lohusalık döneminde kadın vücudunda oluşan değişiklikler ve dikkat edilmesi gereken durumlardan bahsedeceğim. Öncelikle lohusalığın tanımını yapalım


Lohusalık nedir?

Doğumdan sonraki 6 haftalık süreci kapsayan dönemdir. Kadın vücudunda gebeliğin başlaması ile oluşan değişikliklerin geri dönüşüm süreci olarak da tarif edebiliriz.

İlk 24 saat en kritik dönemdir. Doğum sonrası komplikasyonların en sık görüldüğü zaman dilimidir. Normal doğum yapan kadınların doğum sonrası 24 saat, sezeryan ile doğum yapanların ise 48 saati hastanede geçirmeleri yasal zorunluluktur. Kanama, gebelik zehirlenmesi dediğimiz preeklampsi, pıhtı atma ya da emboli dediğimiz doğuma bağlı komplikasyonlar bu dönemde en sık yaşanır. Tıbbi bakım gerektirir.

Lohusalık döneminde vücutta görülen değişiklikler nelerdir?

Lohusalık döneminde en önemli değişimler üreme organlarında görülür. Rahim doğumdan sonra oldukça iridir ve karın üzerinden elle hissedilebilir. 6 hafta içinde rahim küçülerek eski boyutuna ulaşır. Bu döneme lohusalık kanaması eşlik eder. Kanamanın zamanla rengi sarıya dönen akıntıya dönüşür sonrasında şeffaflaşır. Ancak 6 hafta sürecinde az miktarda kanama şeklinde de devam edebilir. Kanamanın yoğun olması önemli bir problemin işareti olabilir.

Gebelik sürecinde vücutta sıvı tutulumu arttığı için özellikle ilk iki hafta vücutta ödem gözlemlenebilir. Ödem genellikle yumuşaktır ve üzerine bastırınca derin iz bırakabilir. Zaman içinde bu ödem vücuttan çekilir. Bacakta ödemle birlikte kızarıklık artışı ve ağrı varsa mutlaka doktora başvurumalıdır.

Süt üretimine bağlı memelerde büyüme şişkinlik ve ısı artışı olacaktır. Eğer düzenli emzirme sağlanmıyorsa biriken süt ateşe ve şiddetli ağrıya yol açacaktır. Ateş 38 derecenin üzerine çıkıyorsa enfeksiyon belirtisi olduğu unutulmamalıdır.

Ciltte renk değişiklikleri gebelikte oluşmaya başlar. Doğumdan sonra yüzde gebelik maskesi, karın bölgesinde renk değişiklikleri ve cilt çatlakları dikkat çekici olacaktır. Ciltteki renk değişiklikleri 6 ay içinde normale döner ancak çatlaklar genellikle geri dönüşümsüzdür. Ayrıca karın cildinde gevşeklikte dikkat çekicidir. Düzenli yapılan egzersizler ile karın eski görünümüne dönecektir.

Sık idrara çıkma doğumdan sonra görülebilir. Ödemin çözülmesine bağlı oluşur. Ancak beraberinde ağrı ve yanma varsa enfeksiyon olabileceği unutulmamalıdır. Kabızlıkta doğumdan sonra karşılaşılabilen problemler arasında. Özellikle normal doğum sonrası perinede dikişi olan annelerde bu problem ağrı nedeniyle daha sık görülebilir. Ağrılı dışkılama varsa hemoroid ve çatlakların olabileceği unutulmamalıdır.

Ateş basması terleme lohusalıkta sıklıkla görülür. Özellikle emziren annelerde oluşan hormonal değişikliklere bağlı olarak ortaya çıkmaktadır ve zamanla düzelir. Ayrıca sıvı ve enerji kaybına bağlı susuzluk ve açlık hissi oluşabilmektedir.

Doğum sonrası duygusal değişiklikler sıklıkla görülür. Hormonal değişiklikler, annelik rolüne uyum nedeniyle kaygı, endişe, mutsuzluk, ağlama ve sinirlilik bu dönemde görülebilir. Doğum sonrası ilk birkaç hafta annelik hüznü denen belirtiler genellikle geçicidir. Bu süreç uzun sürüyorsa depresyon oluşabilir tıbbi yardıma başvurmaktan çekinilmemelidir.

 Lohusalıkta kişisel bakım nasıl olmalı?

Özellikle annelerin el hijyenine özen göstermesi çok önemlidir. Hem kendi kişisel bakımlarında, hem emzirme ve bebeğe yapılan bakımda eller sıklıkla yıkanmalıdır. Normal doğum sonrasında eğer dikişler var ise bu bölgenin temiz ve kuru tutulması önemlidir. Ped kullanılıyorsa sıklıkla değiştirilmelidir. Pamuklu çamaşırların kullanılması tercih edilmelidir. Sezeryan olan annelerinde dikiş bölgesine özen göstermesi gerekmektedir. Normal doğum sonrası hemen ayakta duş şeklinde banyo yapılabilir. Sezeryan sonrası ise dikiş yerini koruyan bariyerler kullanılarak duş alınabilir. Memelerin bakımı önemlidir. Meme uçları gün içinde emzirme öncesi silinmeli ve sonrasında da kuru tutulmalıdır. Günlük vücut bakımı ve temizliğe özen gösterilmeli. İç çamaşırları sıklıkla değiştirilmelidir. Memelerde şişlik ve ağrı var ise sıcak su tutulması ya da sıcak havlu uygulanması rahatlatacaktır.

Lohusalıkta nasıl beslenilmelidir?

Özellikle emziren annelerin enerji ihtiyacı artacağı için bu kaybı karşılamak için dengeli beslenme önemlidir. Ayrıca süt üretiminde sıvı tüketimi en önemli unsurdur. Günde yaklaşık üç litre sıvı tüketilmesine özen gösterilmelidir. Öğün atlanılmalıdır. Acılı, ekşi, baharatlı ve gaz yapıcı gıdalar sütle bebeğe geçeceği için dikkatle tüketilmeli ya da tercih edilmemelidir. Çay kahve tüketmekten kaçınılmalıdır. Kalsiyum ve D vitamini tüketmeye özen gösterilmelidir. Yoğurt, süt ayran gibi gıdalar sıklıkla tüketilmelidir. Demir, folik asit ihtiyacı artacağı için yeşil yapraklı bitkiler sık tüketilmelidir. Rezene çayı yatıştırıcı ve rahatlatıcı etkisi vardır ve bebeğin gaz problemleri için yardımcı olacaktır. Fındık ceviz badem gibi yağlı tohumlar anne sütünü zenginleştirir. Ayrıca balık tüketimi de hafta da en az iki kez olmalıdır.

Bebeğiniz ile sağlıklı ve mutlu günler geçirmeniz dileğiyle….

Merak ettikleriniz ve sorularınız için [email protected] adresinden bana ulaşabilirsiniz.  

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap