SON DAKİKA
SON DAKİKA


Kadınlarımız
13.12.2019

Türk toplumu, oldum olası kadına değer vermiştir. Orta Asya Türk devletlerine baktığımızda kadın savaşta da barışta da kocasının yanındadır. Bu yaklaşım hem Türk kadınını hem de Türk devletlerini yüceltmiştir. Büyük hakan Cengiz Han eşi için şöyle demişti: “Ben koskoca Cengiz İmparatorluğu’nun hanıyım. Eşim ise benim hanım’dır.”

Türk devletlerinde Hakanlar, ordularının başında savaşa gittiklerinde onların yerine ulusu, eşlerinin idare ettiğini biliyoruz. Osmanlı Devleti’nde de sarayda kadınlar hiç de arka planda değillerdi. Devamlı sarayın içişlerinde söz sahibi olmuşlardır. Ancak birden fazla kadın padişahîn etrafında olunca kadın kıskançlıkları devletin çökmesinde neden olmuştur.

Hz Peygamberimiz, kadına ve kız çocuklarına önem verdiğini biliyoruz. İslam Dini kadına karşı olmamıştır. Bu güzellik, Emevi  devletinin dinimizi kendi çıkarı doğrultusunda güncelleştirmesine kadar sürmüştür.

95 yıl önce kadınımıza milletvekili seçme ve seçilme hakkının verilmesini gururla kutluyoruz. Kadın cinayetleri, kadına karşı şiddet ve cinsiyet ayrımcılığı gibi kritik sorunlarını her gün farklı olaylar çerçevesinde gündeme yerleştiği günümüzde  yine de  bu güzel günü, sevinçle değerlendiriyoruz. Çünkü  Türk kadını, kadın haklarını, İsviçre başta olmak üzere birçok Avrupa ülkesinden daha önce  elde etmiş bir ülkedir. Örneğin Türkiye’de kadınlar seçme ve seçilme hakkını 5 Aralık 1934 tarihinde, yani İsviçreli hemcinslerinden 36, Fransız hemcinslerinden 11, Belçikalı hemcinslerinden ise 14 yıl önce elde ettiler.

Bunda elbette Kadınlar Halk Fırkası’nı kuran Nezihe Muhittin ve arkadaşlarının oluşumlarından biridir .1800’lerin ikinci yarısından itibaren başlattıkları mücadelelerin, kurulan derneklerin büyük katkısı oldu. Ancak günümüzde de bu kazanımları korumak ve geliştirmek adına çabalar devam ediyor. Çünkü kadının yaşamını güzelleştirmek ve insan olarak erkekle eşit olarak değerlendirmek bir eğitim işidir. Bu konuda epeyce yol almış gibi görünüyoruz. Çünkü 1935 seçimlerinde meclise giren kadın sayısı 18 iken bugün meclisimizde 102 milletvekilimiz vardır. Kadın bakanlarımız, parti başkanlarımızın olması görünürde mutlu edici bir gelişmedir. Çünkü  1935 yılında kadın milletvekili ortalamasında dünya ikincisi iken şimdi ise 118. sıraya düştük.

5 Aralık 1934 tarihi, kadınların Osmanlı döneminden başlayarak ezilmeye, ikinci sınıf vatandaş sayılmaya, eve gönderilmeye karşı verdikleri mücadelenin sonucudur. Yani kadınlar hiçbir hakkını kolay kazanamadığı gibi seçme ve seçilme hakkını zor elde ettiler. Bugün de mücadele, eşit temsil için sürüyor. Kurtuluş Savaşı’nda özgürlük için, bağımsızlık için, kendi namusu için sırtında mermi taşıyan Türk kadınına verilmesi gereken eşit olma hakkı bence demokrasimizin en önemli oluşumu olacaktır.

Her gün çocuk istismarları, kadın ölümleri gündemimizde canlı kalıyor. Daha geçen gün Ordu ilimizdeki balerin kızımızın bir cani tarafından öldürülmesi ve bu caninin hakkı olmadığı halde Açıkhava hapishanesine çıkarılması ve oradan firar etmesi ülkemizin asayiş yönünden ne durumda olduğunun bir kanıtıdır. “Kadının yaşamın her alanda eşit bir şekilde yer alması, siyasal kararlara katılımının sağlanması, eğitimden sağlığa eşitlikçi politikaların oluşturulması ve uygulamada somut gerçeklerin sağlanması öncelikli gündem maddeleri olmalıdır,” diyor KA-DER başkanı.

 KA-DER Başkanı Karaoğlu, “Bir ülkede gerçek demokrasinin var olup olmadığına bakmak için kadınların siyasal mekanizmalardaki varlığı önemli bir referans noktasıdır. Dünya Ekonomik Forumu’nun her sene yayımladığı Dünya Cinsiyet Eşitliği Raporu’nun 2018 yılı verilerine göre, Türkiye 149 ülke arasından Meksika, Kazakistan, Namibya, Ruanda, Nikaragua gibi ülkelerin de gerisine düşerek 130.sırada yer aldı. Raporun temel aldığı kriterler arasında kadının siyasi güçlendirilmesi ve fırsat eşitliği de yer alıyor.

Bu raporda görüldüğü gibi kadınların siyasete katılımının yüksek olduğu ülkelerde kadınların yaşam kalitesi de artmaktadır. Kadınsız demokrasi gerçek bir demokrasi değildir” diye yorumluyor .

Bence analarımızın, bacılarımızın, eşlerimizin, eşitlik istemesi kadar doğal ne olabilir ki?                 

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap