SON DAKİKA
SON DAKİKA


Yıl 1919
21.05.2021

Yıl 1919, ordularımız dağıtılmış, tersanelere girilmiş, ülke baştanbaşa işgal edilmiş, millet fakir ve çaresiz. Mayısın 19'unda, Samsun'un Çaltı Burnu'ndan bir güneş doğmuştu. Anadolu'ya Anadolu halkına bir umut olmuştu, bir gelecek olmuştu. Balkan Savaşları, Birinci Paylaşım Savaşları umutsuzluğumuzun kaynağıydı. Komşusunun, komşusunu boğazladığı iç ayaklanmalar Anadolu'yu kan gölüne çevirmişti.  Padişah sarayını kurtarmanın peşinde, İstanbul Hükümeti büyük bir devletin egemenliğine girmenin hesaplarını yapmaktaydı.

İşte Mustafa Kemal, içte hainlere, dışta emperyalist güçlere bu koşullarda savaş açmıştı. O, ulusuna güvenmişti. Anadolu erkeği, ayağında çarık, sırtında yamalı ceket, omzunda tüfeği, kazması, küreği ile liderlerinin peşine takıldı. Anadolu kadını, omzunda mermisi ile elinde kahramanlarına çorap örmesi ile soğuk demeden sıcak demeden kahraman ordusunun yanında yer aldı. İnanan, kendine güvenen toplumumuz toprağını, namusunu, geleceğini korumak ve kurtarmak için yola çıkmıştı ki kimse durduramazdı ve durduramadı da. Korkaklar, mandacılar, satılmışlara rağmen ulusumuz, zaferi kendi topraklarına kendi halkına armağan etti. 1920 yıllarında 11 milyonlu Anadolu vardı. Çoğu yaşlı, erkekler, savaş yorgunu ve savaş sakatı… Toplumun yüzde 95'i okuryazar değildir. Fabrika yok, işçi yok, iş adamı yok, mühendis, doktor yok, tüccar, öğretmen yok. Su, baraj yok. Elektrik, yol yok. Kadınların hakları yok. Anadolu yoklar ülkesiydi. Özel teşebbüs yok, olanlar da güçsüz ve sermayesiz ama onlara destek olacak bankacılık sistemi de yok.

"Az zamanda çok işler başardık," diyen Atatürk'ün yaklaşımına karşı çıkan kendini bilmezler, yok olmanın kuyusundan çıkıp var olmanın doruğuna nasıl tırmandığımızı görmezlikten gelmektedirler. Keşke Yunan kazansaydı diyen kendini bilmezler de vardı bu ülkede. Avrupa'da saygın bir ülke olduk. Hiçbir şeyi olmayan bu ülke, şükür, bir asır içinde ulus olabildik. Artık her şeyimiz var yalnız birlik beraberliğimiz yok. Toplumsal ruhumuz yok. Ne yazık ki bireysel duyarlılığımızı yitirdik. 84 milyon nüfuslu ülke olduk. Ama ulusumuzu bölmeye çalışan insanlar var. Biz, o günün demiryollarını, kazma kürekle ve insan gücü ile yaptık. Köprülerimizin, yollarımızın yapımında insanımızın alın teri vardır. İmece usulü ile yapılan yollar, köprüler bu vatanı buraya taşıdı.

Bugün barajlarımız var ama tarım yok. Bugün fabrikalarımızı sattık  bu nedenle üretim yeteri kadar değil. Bugün okullarımız üniversitelerimiz var ama işsizlik oranı gün geçtikçe çığ gibi büyüyor. Cumhuriyetle birlikte kurulan Sümerbank, Etibank gibi kuruluşlar sistem gereği kapatıldı veya özel kuruluşlara devredildi. Böylece özel teşebbüsü dengeleyen devlet kuruluşları yok edildi. Dün köyden kasabaya at sırtında veya yürüyerek gelen insanımız, şimdi bineceği aracı seçiyor. Artık traktörü, özel aracı, evinin elektriği, suyu var olan toplum olduk. Şehirdeki olanaklar köylerde de var. Bu büyük bir mutluluktur. Ama insanların güvenceleri, komşunun komşuya, vatandaşın devlete karşı saygınlığı ve sevgisi yok. 19 Mayıs 1919'dan 2021’e gelirken çok yorulduk.

Çok çalıştık. Kimimiz nutuk söyledik, kimimiz öldük. Kurtuluş Savaşı'na karşı olan vatan hainlerinin ve onların torunlarının cılız sesleri bizi çağdaş ülke ülkümüzden geri döndüremedi ve döndüremeyecektir. Bizler, ulusal ve dini bayramlarımızı coşku ile sevgiyle saygıyla birlik beraberlik içinde kutlamak ve o coşkuyu ve ulusal duyguyu yaşamak istiyoruz. Gençlik ve Spor Bayramımız kutlu olsun.aar / diğer

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap