Merhabalar sevgili dostlar;
Görüyorum ki geçen haftadan bu yana yüzler gülüyor
Karadeniz'de.
E nasıl gülmesin ki daha?
Hatırlarsınız; geçtiğimiz günlerde Giresun Ziraat Odası
Başkanı Nurettin Karan, "Üreticinin kazanması için fındığın en az 20 TL
olması gerekir" diyerek düşüncelerini ifade etmişti. Akabinde ise Sayın
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan fındık fiyatının "17 TL" olarak
belirlendiğini açıklamıştı. Fındık nihayetinde hak ettiği değeri buldu. Güzel
de oldu. Onca insanın emeği de karşılık buldu. Öncülük eden devlet erkanımıza
teşekkürlerimizi iletmeyi borç biliriz. Fındığa başlayan hemşehrilerimize de
"Bereketli olsun" bakalım.
Güzel şeyler olduğu gibi can sıkıcı olaylar da olmaya devam
etmekte.
Birdenbire gündemimize düşen "Kaz Dağları"
katliamı,
"Salda Gölü" rantı...
Altın arayan maden şirketinin CEO'su Kaz Dağları'nda yaptığı
katliamı nasıl da iştahlıca anlatıyor farkında mısınız?
Görüntüleri görünce kanımız dondu.
Ve hemen peşinden Salda Gölü ekleniyor.
Bu yazıyı yazarken Salda Gölü'ne "Millet Bahçesi"
yapılması için ihale hazırlanıyor. Buralar neresi diyenler için anlatacağım:
Kaz Dağları;
Florası, faunası, endemik bitkileri ve mitolojik önemiyle
dünyanın kültürel mirasıdır. Verilen nihai kararla birlikte yapılan katliamın
neticesi bölgede kullanılacak siyanürün insanları, hayvanları, doğayı
zehirleyecek olmasıdır.
Salda Gölü ise;
Dünyanın en temiz beşinci gölü,
Türkiye’nin en temiz gölü.
Dünyanın en derin üçüncü gölü,
Türkiye’nin en derin gölü.
110 kuş türünün yaşam alanıdır.
Avuçlarını ovuşturanlar, parsel parsel yerlerini şimdiden
ayırmış olan, bu katliamlara dur demeyip ortak olmuş caniler için tek temennim;
doğanın bir gün intikamını alırken sizleri de toprağıyla birlikte silip
götürmesidir.
Çok değerli okuyucular; bilin ki doğayla savaş halindeyiz,
kazanırsak kaybedeceğiz.
Sevgiyle kalın.