Enflasyon az da olsa gerilemeye başladı.

Semt pazarlarındaki yangın geçen yıla oranla biraz da olsa hafiflemiş durumda. Zincir marketler tüm yaptırımlara rağmen fiyat yükseltmeye devam ediyor. Şu an vatandaşın en çok dert yandığı konu da bu. Devlet büyüklerimiz ne kadar önlem alsa da tam manasıyla çözüm bulunmuş değil.

Peki neden?

Suçlu sadece zincir marketler mi? Sanmam.

Onların da elini kolunu bağlayan belli başlı sebepler vardır diye düşünüyorum. Umudum tez zamanda da zincir marketlerin fiyatları sabitlemesi. Aksi halde vatandaş fatura ve kira bir yana sadece temel gıda almak için çalışmaya devam edecek!

Enflasyonun dizginlenmesinin ardından asgari ücreti yapılan zam da işçiyi sevindirdi. Tabi bu zamlar da aynı oranda artmazsa dar kesimli halkımız rahat bir nefes alacak. Bu sadece fatura, kira ve temel gıda konusunda böyle… Ev, araba sahibi olmak hak getire!

Eskiden orta sınıf olarak tanımladığımız kesim, belli bir birikim ve borçla ev ve araba sahibi olabiliyordu, şimdi öyle büyük rakamlar söyleniyor ki; ev ve araba almak şöyle dursun yanından bile geçemez hale geldik.

İkinci el araba ve evler ateş pahası. Bu paraları nasıl bulacak bu insanlar? Piyasa bu kadar kirliyken kiraya talip hayatlarını sürdürmek zorunda kalıyorlar.

Nasıl bir yol izlenir, nasıl dur denir, bu mesele tartışmaya açık. Bence devlet bu konuya da el atmalı ve ev fiyatlarına bir sınır koymalı. Nasıl ki kira artış oranı yüzde yirmi beşte sabitlendi, ev satın alınırken de aynı yöntem kullanılabilir. Sıfır daire için en fazla şu kadar, ikinci el daireler için ise en fazla şu fiyat uygulanır zorunluluğu getirilebilir mesela. Bu uygulama ev sahiplerini belki kızdırabilir (evime neden başkası fiyat biçiyor diye) ama en azından bu fahiş fiyat artışı biraz da olsa engellenmiş olur.

Tabi bu benim görüşüm. Dediğim gibi tartışmaya açık bir konu bu, öneriye de…

Bazen de ülke olarak bu duruma nasıl geldik, nasıl bu kadar bencil bir toplum olduk diye düşünüyorum. Eskiden insanlar değerliydi, şimdi ise insanlar dışında her şey…

Üzücü olan maneviyattan çok maddiyata değer veren bir toplum olduk. Düşünün, ülkede en düşük ücret olarak adlandırılan ‘asgari ücret’ zammına göre belirleniyor artık ev ve araba fiyatları…

Daha ne denilebilir ki?

Gerisini varın siz düşünün.