Millet İttifakı’nın oluşturduğu altı partinin hazırlayıp kamuoyuyla paylaştığı "Ortak Politikalar Mutabakat Metni"nde her seçim öncesi siyasi partilerin yaptığı gibi birçok vaat yer aldı.

Bu vaatler o kadar fazlaydı ki inandırıcılığını yitirecek dereceye ulaşmıştı zannımca… 2 bin 500 vaatten bahseden altı parti lideri, henüz cumhurbaşkanı adayını açıklamadan sözüm ona yapacaklarını sıralaması halk nezdinde ne kadar karşılık bulur bilemem. Bildiğimiz, cumhuriyet tarihinde şimdiye kadar olması gereken birinci kural şu ki seçmen, seçim beyannamesini veya seçimden sonra iktidar olunursa hükümet programını okumaz...

Okuma oranının düşük olduğu ülkemizde vatandaşlar, önce siyasi parti liderlerini takip eder. Ne söyledi, ne yaptı… Bu, Millet İttifakı’nın vadettiği kadar da fazla değildir. Altı parti resmen bütün sistemi kökünden değiştireceğini iddia etmiş. Eğer seçilirseler beş yıl içinde bu değişimlerin olmasının mümkün olmayacağını belirtip bir beş yıl daha isterseler şaşırmayın!

Mutabakat Metninde dokuz ana madde üzerinde duruldu. O dokuz madde ise şöyle sıralandı:

- Hukuk, adalet ve yargı

- Ekonomı̇, fı̇nans ve ı̇stı̇hdam

- Kamu yönetimi

- Yolsuzlukla mücadele, şeffaflık ve denetim

- Bilim, AR-GE, yenilikçilik, girişimcilik ve dijital dönüşüm

- Eğitim ve Öğretim

- Sağlık

- Gençlik, spor ve uyuşturucuyla mücadele

- Dış politika

Şimdi gelin metinde benim dikkatimi çeken maddelere bir göz atalım;

Metinde, "Ülkemiz, Cumhuriyet tarihinin en derin yönetim ve ekonomik krizlerinden birini yaşamaktadır. Bu krizin en temel sebebi 'Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi' ile keyfi ve kural tanımaz yönetim anlayışıdır. Mevcut sistem, devlet için bir beka sorununa dönüşmüştür." denildi.

Türkiye’de artık alım gücünün sıfırlandığı, alım gücünün yerle bir olduğu yadsınamaz bir gerçektir. Millet İttifakı’nın zaten ilk görevi ‘ekonomi’ olmalıdır. Fakat altı lideri başkanlık yaptığı ittifak başa gelir de her kafadan bir ses çıkarsa olan yine biçare bekleyen vatandaşa olacak.

Metnin bir diğer maddesinde ise, eğitim ve öğretime değinilerek, “Üniversiteye girişte yılda bir defa yapılan sınav yerine çoklu sınav imkânı sunacağız. Zorunlu eğitimi 1 yılı okul öncesi eğitim, 5 yılı ilkokul, 4 yılı ortaokul, 3 yılı ise lise olmak üzere 1+5+4+3 şeklinde uygulayacağız. Altyapıları oluşturarak okul öncesi eğitimi 1 yıl zorunlu tutarak ücretsiz sağlayacak ve isteğe bağlı olarak 3 yaş ve üzerine erken çocukluk eğitimi imkânı sunacağız” ifadelerine yer verilmiş.

Eğitimde, 1+5+4+3 sistemine geçilerek eskiye dönüş yapılacağı belirtilmiş. Eskiden eğitim sistemi gerçekten iyi miydi? Her gelen iktidar partisi eğitim sistemini değiştirdiği için bu gün bu sıkıntıları yaşamıyor muyuz? İyi olur kötü olur, bilemem ama Allah aşkına şu sistemi bir daha değiştirmeyin! Değiştikçe ileriye değil geriye gidiyoruz. Biline!

Son olarak yine ülkemizin kanayan yarası haline gelen sağlık sistemine değinmek istiyorum. Metinde sağlık sorunlarına özetli şöyle çare sunulmuş: “Yüksek kapasiteli hastaneler yerine, hastaneleri ulaşım ve erişim olanakları ve hasta kapasitesini homojen olarak dağıtacak şekilde farklı bölgelere yayarak bütçe kaynaklarından yapacağız. Şehir hastaneleri gerekçesiyle kapatılan devlet hastanelerini ihtiyaç analizi çerçevesinde yeniden açacağız. GATA ve diğer askeri hastaneleri yeniden açacağız.”

Devlet hastanelerinin tekrar açılması, hasta sayısının homojen bir şekilde dağıtılması sağlıkta yaşanan sorunların çözümünde etkin rol oynayacaktır.

Bakalım Millet İttifakı vaatlerinin ne kadarını yerine getirebilecek.

Bekleyip göreceğiz.