Geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın
katılımıyla Rize-Artvin Havalimanı açılışı gerçekleştirildi. Şüphesiz bu,
bölgemiz için büyük bir yatırım. Yatırıma, üstelik vatandaşın lehine olan bir
yatırıma kimse bir şey diyemez. Lakin Cumhurbaşkanı Erdoğan açılışta öyle
ifadeler kullandı ki özellikle dar gelirli vatandaşlar şaştı kaldı.
Erdoğan, şu ifadelere yer verdi: “Şu anda uçaklarımız boş
gidip geliyor. Buradan Rizeli, Artvinli hemşehrilerime sesleniyorum. Bu uçaklar
boş gidip gelirse bu ne Rizeliye ne Artvinliye yakışır."
Cumhurbaşkanı Erdoğan bu açıklamaları yaparken uçakların boş
gidip gelmesinin asıl amacının ne olduğunu bilmiyor olamaz. Olmamalı!
Şöyle ki; Türkiye uzun zamandır ekonomik krizin pençesinde
kıvranıyor. Çöpten ekmek toplayan insan sayısı bu kadar artmışken ve hala
marketten-pazardan gramla alışveriş yapanlar varken uçağa nasıl binsin bu
millet?
Üstelik uçak fiyatları 1.500 lira civarında gidip geliyor.
Emeklinin ve asgari ücretlinin bu ücreti vermesi mümkün mü? Dar gelirli bırakın
uçağa binmeye, otobüse binmeye para bulamıyor. Ülkemizde bu kadar zor durumda
olup da uzaktaki akrabalarını ziyarete gidemeyen binlerce insan var. Uçakları
nasıl doldursun bu millet?
Bunun temel nedeninin Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın ve ekibinin
toplumdan yavaş yavaş soyutlandığı için olduğunu düşünüyorum. Ama bence asıl
suç ekibinde. Cumhurbaşkanı’na toplumun asıl sorunları yansıtılmıyor, belki de
her şey güllük gülistanlık gösteriliyor.
Sokaktaki vatandaş her gün bir umut çare bekliyor. Açıklanan
hiçbir paket vatandaşı tatmin etmiyor. Çünkü açıklanan her paket eninde sonunda
garibanın cebini yakıyor. Ülkemizde maalesef ki yatırımlar da bu şekilde
işliyor. Geçiş ve uçuş garantisi verilen yatırımlar garibanın cebinden çıkarak
zenginin kesesini dolduruyor.
Bunun bir örneğini geçmişte Kütahya Zafer Havaalanı
örneğinde gördük. 1 milyon 317 bin yolcu uçuş garantisi verilen havaalanından
bu rakamın yarısı bile uçmadı. Birilerinin cebi doldu, birileri fakirliğe
mahkum edildi.
Artık bu örnekler çoğaldıkça bu durumun bile isteye
yapıldığını düşünmeye başladım. Vatandaşı bu kadar zor duruma sokan devlet büyüklerimiz
aynı vatandaştan seçim zamanı hangi yüzle oy isteyecek?
Bu nedenle uçak doldurmayı bırakıp insanın karnını
doldurmaya bakalım.
Aksi takdirde aç bıraktığınız halk gün gelir sizi koltuksuz
bırakır!