Türk harflerinin kabulü 1 Kasım
1928 tarihinde 1353 sayılı kanunla kabul edilmiştir. Konunun esas adı; Türk
Harflerinin Kabulü ve Tatbiki Hakkında Kanun olup Resmi Gazetenin
03.11.1928-1030 tertip 3.cilt 10.sayfa 3‘te yayımlanmıştır.
11 maddelik bu kanunun devamında
Türk alfabesinde bulunan 29 harfin küçük harf yazılışları da gösterilmiştir. Bu
nedenle her yıl 1-7 Kasım tarihleri arasında Türk Harflerinin Kabul Haftası ve
Harf Devrimi Haftası kutlanmaktadır.
Bu amaçla da büyük Atatürk 11
Temmuz 1932 yılında TTK’de tarihle ilgili konuları görüş Türk’ten sonra dil
işlerini düşünme zamanında gelmiştir; ne dersiniz, diyerek TDK’nin temellerinin
atılmasına işaret etmiştir.
Ertesi gün yine büyük Atatürk’ün
başında olduğu heyetle TDK (Türk Dil Kurumu) kurulmuştur. Kurumun ilk genel
başkanı Samih Rıfat Bey’dir.
Dil bir işaret sistemidir.
Türkçe zamanla istenilen değerin
verilmesine rağmen halen konuşulan 220 milyon kişi ile dünyada 5. sırada olup
12.000.000 km² alanda konuşulmaktadır. Avrupa’da Türkçe konuşan insan sayısı 7
milyonu aşmıştır. Bu nedenle de bugün dünyada adına olimpiyat düzenlenen başka
bir dilde yoktur.
“Bana bir dil verin size bir millet
yaratayım” diyen Atatürk’ün dilin önemini yeterince izah ettiği kanısındayım.
Ancak günümüzde bu önem ortadan
kalkmıştır. Şöyle ki yıllar önce kurulan Türkçe gönüllüleri ağ kümeleri
sayesinde Türk dili korunmaya çalışılıyordu. Bunlar Türkçemizi Canlandırma
Derneği, Türkçe Toplulukları Birliği ve bazı dernekler.
Günümüzde dilimizi korumak için kaç
aktif dernek kaldı? Devletin korumada öncelik etmedi dilimizi kim tek başına
sahiplene bilir ki? Bu durumda haftayı kutlasak ne anlam ifade eder?
İyi hafta sonları…
3 ana kuralımızı unutmayalım:
MASKE, MESAFE, HİJYEN.