Türkiye’de yetersiz yağışlar
nedeniyle su ve kuraklık ana gündem maddelerinden biri oldu. Uzmanlar su krizi
yaşanmaması için acilen gerekli önlemlerin alınması çağrısında bulunurken;
Tarım ve Orman Bakanlığından yapılan açıklamalarda “Bazı projeler üzerinde
çalışmalar yapılmakta, yeraltı sularının durumu, içme ve kullanma suyu tarımsal
ve endüstriyel su kullanımında kayıpları azaltmak ve verimliliği arttırmak için
çeşitli projeler bakanlık tarafından yapılıyor” denildi.
İnsan kaynaklı emisyon artışları
ile birlikte iklim bilimcilerin yakın gelecekte olmasını bekledikleri doğa
olaylarının zamanı daha öne çekildi.
İklim bilimciler insan kaynaklı
emisyonların daha fazla sel, sıcak hava dalgası, kuraklık, fırtına ve diğer aşırı
hava olaylarına neden olacağını uzun zamandır tahmin ediyorlardı. Ancak son ani
artışlar bilim insanları arasında acaba eşik açıldı mı endişelerini de
beraberinde getirdi. Dünyadaki en büyük gökbilim merkezi NASA’ ya (Amerika’da)
göre normal mevsimlerde gördüğümüz havalar çok değişim yaşıyor.
Son yıllarda yaşanan sel
felaketlerinin temel nedenleri iklim ve değişikliğinden ziyade insan kaynaklı
doğa tahribatları, yanlış su politikaları, hidroelektrik santralleri, plansız
ve çarpık kentleşme, yetersiz altyapı ile merkezi ve yerel yönetimlerin
kentleri rant politikalarına teslim etmeleridir. Dereler üzerinde birbirinin
peşi sıra onlarca HES kurularak doğal akışı engellenmektedir. Bu nedenle yanlış
su yönetimi ve HES politikalarına son verilmelidir.
Bilim insanlarının ve bilim
merkezlerinin iklim değişikliği ve kuraklık uyarıları yapmasına rağmen mevcut
su kaynaklarının da doğru kullanılmadığını açıkça görmekteyiz. İklim
değişikliği nedeniyle kuraklık yaşandığını biliyoruz. Ama hiçbir tedbir
almıyoruz. Doğayı talan etmeye devam ediyoruz böyle giderse yakın bir gelecekte
içme suyu bulamayacağız.
Kuraklık ülkemizi vurduğu zaman
tarım ya da hayvancılığı etkileyeceği gibi içecek su da bulamayacağız.
Kulaklıkla mücadele etmesi gerekenler yine rant peşinde koşmaya devam
ediyorlar. Bundan sonraki aylarda olmayan yağışlar daha da azalırsa buharlaşma
da artacak, onun için kaynaklarımızı önlem almaya yönlendirmeliyiz. Su krizi
büyüyor ama Güneydoğu Anadolu Projesi (GAP), Doğu Anadolu Projesi (DAP), Konya
Ovası Projesi (KOP) gibi büyük sulama yatırımları yıllardır bitmiyor.
Hayırlı hafta sonları.
3 ana kuralımızı unutmayalım:
MASKE, MESAFE, HİJYEN.