Bir gecede cahil kalmadık, “Biz zaten cahildik.” diyor İlber Ortaylı.

Bu millet tarikatlar ve cemaatlerdeki  üfürükçüler tarafından kendini 600 sene cahil bırakan sisteme değil de, 50 senede milletin yarıdan fazlasına okuma yazma öğreten Atatürk'e ve onun kurduğu sisteme düşman edildi!

Ortaokul ve lise yıllarımda arkadaşım aşağıda yazdığım o yılanlı işportacıyı anlatmıştı.

Yaşadığı semtte bir işportacı…

İşportacının elinde uzunca bir şişe…

Ve o uzunca şişe içinde kocaman bir yılan…

Sokakta etrafına toplanan kalabalığa, işportacı şişenin içindeki yılanın ‘konuşabildiğini’ iddia ediyormuş.

“Şimdi bu elimde gördüğünüz şişenin kapağını açacağım ve ona sorular soracaksınız. O cevap verecek’’ dedikten sonra “Ama ben bu şişeyi açmadan önce jiletlerden size hediye etmek istiyorum. Hediyesi 50 kuruş’’ diyormuş.

İşportacıyı ağzı açık izleyenler, bir an önce yılana soru soracaklar ya; jiletler kapış kapış alınıyormuş.

İşportacı adam bir yandan jilet satıyor, diğer yandan da yavaş yavaş yılanın içinde olduğu şişenin kapağını açıyormuş.

“İşte açıyorum, açtım, bakın kapağı çeviriyorum!”

Ve de arada biraz daha jilet satıyormuş.

Birden sesini yükselterek “Evvett!.. Şişe açılıyor, yılan çıkacak, sizinle konuşacak!’’ biraz daha jilet…

“İşte şişe açılıyor! Sorularınızı hazırlayın! Bu fırsatı bir daha bulamazsınız.”

Biraz daha jilet…

İşportacı etrafını saran kalabalığa “Tamam arkadaşlar, şişeyi açıyorum” diye bağırdığında kalabalığın içinden derinden bir ses:

“Zabıtalar geliyor, zabıtalar!’’

İşportacı yılancı adam içinde yılan olan şişeyi yerdeki çantaya koyuyor.

Ve şapkasını tutarak, topukları ardına vura vura kaçıyor.

Bunu bana anlatan arkadaşım dedi ki:

“Ya kardeşim, bu nasıl bir tesadüf? Ya ben çok şanssızım. Ben bu adama kaç kez denk geldiysem hep şişeyi açacakken zabıta geldi.’’

“Ya kardeşim, sen bu kadar saf olduktan sonra o zabıta daha çok gelir’’ demedim, diyemedim.

Şimdi!

Benim ülkemde mevcut iktidarın 24 yılında her seçim öncesi elinde yılan olan işportacı birden ortaya çıkıyor. “Özgürlükler, demokrasi, insan hakları, refah,’’ diyor.

Avrupa Birliğine tam üyelik diyor, huzur diyor, hiç kimseyi ötekileştirmeyeceğiz diyor, tam anlamı ile sosyal devlet diyor.

Devam ediyor. “Bak şişeyi açtım açıyorum” diyor.

“Emekli, çiftçi, asgari ücretli, sosyal adalet” diyor.

“Öğrenci, öğretmen, yurt” diyor.

“Tam özgürlük, demokrasi, insan hakları ve adalet” diyor.

Ve tam şişeden yılanı çıkartacakken “dış güçler devreye giriyor.”

Zabıta geldi… Zabıta geliyor diye bir ses duyuluyor.

İşportacı bir anda ortadan kayboluyor.

Şimdi!

Sen bu yaşananlara bakarak hala zabıta geldiğini zannediyorsun di mi?

Sen bu işporta numaralarına kandığın sürece yılanın konuşmasını çok beklersin.

Sen şimdi bu yalanları yediğin sürece özgürlük, demokrasi, insan hakları ve refahın, huzurun, şişeden çıkmasını daha çok beklersin...

Bekle kardeşim bekle.

ANLAYANA

"Başkalarının insafına kalmış bir bilge olmaktansa, kendi başına bir deli olmak daha iyi.."

- Friedrich Nietzsche