Elektrikten doğal gaza,
akaryakıttan gıda ürünlerine zam yağmuru devam ediyor. Şimdi de Et ve Süt Kurumu (ESK), et satış fiyatlarında yüzde 48
oranında artış yaptığını açıkladı. Zamla birlikte kilogramı
62,5 TL olan dana kuşbaşının fiyatı 92 TL'ye, 1 kilogram kıymanın fiyatı da 56
TL'den 83 TL'ye yükseldi. Bu zam, kırmızı et üreticileri ile kasap esnafını memnun ederken
tüketiciler ise peş peşe gelen zamlara
doğal olarak tepki gösterdi. Et ve Süt
Kurumu, vatandaşa doğrudan satışta piyasanın yalnızca yüzde 2'sini elinde tutsa
da piyasa fiyatlarında belirleyici rol oynuyor. Kasap ve marketlerde kuşbaşı
et ve kıyma şimdi zamlı satılacak Ramazan ayı arifesinde. Deveye boynun eğri,
demişler; nerem doğru ki, demiş.
Şimdi bizim de yaptığımız işler de
hep eksiklik oluyor; kasıtlı veya kasıtsız… Ya Allah
aşkına mübarek Ramazan ayına girerken böyle bir zammın zamanı mıydı? Bu kadar beklemişsiniz fahiş zam yapmak için bula bula Ramazan
ayını mı buldunuz? Madem öyle, fırsatçılık,
stokçuluk yapanlara neden kızıyoruz? İnsan sormadan edemiyor,
bunun adı da fırsatçılık değil mi şimdi? İnsanların
Ramazan ayında et, kıyma yemesini çok mu gördünüz? Tabii ki tuzu kuru olanlara bir şey olmuyor. Her türlü etini,
kıymasını alabilecek.
Ancak asgari ücretle çalışan
emekçilerimiz, emekli vatandaşlarımız bu yüksek fiyatlarla nasıl evine et,
kıyma alabilecek. Hele de ek gelirleri yoksa… Elit
kesime bir şey olmuyor, olan gariban vatandaşımıza oluyor. Bu zam yapılırken vicdanlar rahat mı merak ediyorum. Nasıl olsa Ramazan ayı geliyor, insanların ete, kıymaya ihtiyacı
var, fırsat bu fırsat bindirelim zamları, ne kadar güzel değil mi? Sonra da enflasyon deyip
çıkın işin içinden… Herkes bulmuş işin kolayını.
Şimdi et üreticilerimiz veya kasap
esnafımız bize kızabilir. Ancak biz demiyoruz ki üreticimiz, esnafımız zarar etsin.
Elbette etmesin, aksine kar etsinler. Lakin Et
ve Süt Kurumu’nun açıkladığı bu zammın zamanlaması çok yanlış. Böyle bir
mübarek ayın arifesinde bu fırsatçılık hiç hoş olmadı. Biz bunu diyoruz.
Ayrıca zam yapılacaksa da makul seviyelerde yapılır,
fırsatçılık yaparak değil. Zaten bu tür yüksek zamlar
karşısında kıt kanaat geçinen vatandaşımızın Ramazan ayı dahi olsa evine çok da
fazla et, kıyma alacağını düşünmüyorum. Yani esnafımız ve üreticiler yine
zararda aslında.
Şu bir gerçek ki sokaktaki
vatandaşın artık güveni kırıldı, kimsenin samimiyetine inancı kalmadı. Nasıl kalsın ki giden hep
vatandaştan gidiyor. Söylemler ile icraatlar birbirini tutmuyor. Ülkemizde sabahtan akşama,
akşamdan sabaha yeni bir sürpriz karşılaşmamak mümkün değil. Şunu da söylemeden
edemeyeceğim, hayat pahalılığı yüzünden önceden önlemeni almaya çalışan sosyal
medyada, orada burada vatandaşları açgözlülükle suçlayan, karalayan at gözlüğü
takan partizanlaradır sözüm, vatandaş önlem almayıp da ne yapacak!
İdareciler, yetkililer,
fırsatçılar, stokçular suçsuz, kabahatli en masum olan vatandaşlar öyle mi?
İnsana hadi oradan derler. Sığ ve bağnaz
düşüncelerinizi kendinize saklayın, vatandaşın sizin gibilerin aklına ihtiyacı
yok.