Yüksek enflasyon ne yazık ki durdurulamıyor. Yağmur gibi
zamlar gelmeye devam ediyor.
Şimdilik resmiyet kazanmasa da bazı ekonomi uzmanları,
önümüzdeki günlerde mazot ve benzin fiyatının 30 TL’ye kadar dayanacağını
söylüyor.
Artık vatandaşların bu zamlar karşısında dayanacak gücü
kalmadı.
Son yılların en büyük artışın yapıldığı 4 bin 253 TL’lik
asgari ücret zam furyası karşısında çoktan buhar olup uçtu bile.
Gübreye yapılan yüzde 300’ün üzerindeki zamlar,
üreticileri çaresiz bıraktı.
Artık bu yüksek enflasyon karşısında tüm ülkede olduğu
gibi bölgemizdeki vatandaşlar, emekçiler, üreticiler de zor durumda kaldı.
Çay ve fındık üreticileri, yüksek enflasyona
ezdirilmemesi noktasında büyük bir beklenti içerisinde.
Mayısın ilk haftasında açılacak olan yaş çay sezonu
öncesinde çay üreticilerinin taban fiyat konusunda beklentileri had safhada.
Üreticilerin enflasyona ezdirilmemesi için taban fiyata
yüksek bir fiyatın verilmesi gerektiğinin herkes farkındadır sanırım.
Peki üreticinin beklentisi ne?
Hangi çay müstahsili ile konuşsak taban fiyatın 8 TL’den
aşağıda olmamasını dile getiriyor.
Elbette olması gereken bu ama bu haklı beklenti yerine
getirilir mi işte burası muamma.
Bekleyip göreceğiz.
Açıkçası 8 TL’nin altında verilen fiyat, bölgede hayal
kırıklığına neden olur.
Gübreye, akaryakıta, elektriğe, doğal gaza, gıda
ürünlerine kısacası iğneden ipliğe 2-3 katı üzeri zamlar yapılırken
üreticilere, çiftçilere tatmin edici zammın yapılmaması büyük bir haksızlık
olur.
Umarım Tarım ve Orman Bakanı Sayın Vahit Kirişci çay
üreticilerine bekledikleri müjdeyi verir, Ramazan bayramından sonra ikinci
bayramın yaşanmasına vesile olur.
***
Yaş çay taban fiyatı konusunda farklı bir konuya daha
değinmek isterim.
Bazı siyasetçiler veya oda başkanları zaman zaman üretici
lehine kamuoyu oluşturan gazetecilere, birkaç ziraat odası başkanı ve sivil
toplum kuruluş temsilcilerine sitemde bulunuyorlar.
Diyorlar ki ‘hep üreticinin kulağına hoş gelen
açıklamaları haberler yapıyor, yazılar yazıyorsunuz’ hatta daha da ileri
giderek ‘üreticilere umut tacirliği yaparak duygularıyla oynuyorsunuz’ diye
sitemde bulunanlar da oluyor.
Bu nasıl bir bakış açısıdır anlayabilmek hakikaten mümkün
değil.
Şunu hatırlatmakta fayda var, unutmayın ki Rize’de ve
bölge illerinde yapan gazeteciler de aynı zamanda çay ve fındık üreticisi.
Elbette hem kendi haklarını hem de yüzbinlerce çay ve
fındık üreticisinin hakkını savunmak için haber yapacak ve yazılar yazacaklar.
Bunu yaparken de kara propaganda yaparak değil,
devletimizin de çıkarlarını gözeterek yapacaklar.
Ayrıca ilkeli ve prensipli olan bir gazeteci, kimseden
talimat alarak haber yapmaz, yazı yazmaz.
Bunu da unutmayın.
Siz psikolojik baskı oluşturmak yerine hala Meclis’te
bekleyen ve yıllardır bir türlü çıkarılamayan, çaydaki tüm paydaşları koruyacak
olan çay kanunun çıkarılmasına ön ayak olsanız ve yüzbinlerce vatandaşın hayır
duasını alsanız çok daha iyi olmaz mı?