SON DAKİKA
SON DAKİKA


Acıktıklarında Uyanacaklar!
31.08.2020

Merhabalar. Ulusaldan yerele dinamizmini kaybetmiş ülke siyaseti ile karşı karşıyayız. Suni gündemler, kısır çekişmeler, algı operasyonları, danışıklı dövüşler, iyi polis-kötü polis oynamalar derken say babam say siyaset hikayeleri gırla.

Ülkede ne zaman ciddi bir mesele olsa hemen paravan gündemin içinde kendimizi buluyoruz. Dinamiklerin akla mantığa aykırı beyanlarıyla dolu tv programlarıyla ülke kurtarıyoruz, ülke batırıyoruz. Yukarı tükürsen bıyık, aşağı tükürsen sakal.

Elbet her şey konuşulmalı da en basit anlayışla bir önceliklendirmesi olamaz mı bu işin? Bakkalı, kasabı, manavı yangın yeri. Paranın sadece adı var. İnsanlar ceplerinde olmayan paralarla olmadık hayatlar yaşayıp, kredi kartı borç batağına sürükleniyor.

Elini nere atsan ateş pahası. Ürettiğimiz sayılı 3-5 ürün varsa da ithallerle yarışır vaziyette. Çiftçisi, aracısı, alıcısı, tüketicisi herkes ayrı ağlıyor. Kim gülüyor onu da çözemedik! Ama bir bakıyorsun yetkiyi ve etkiyi elinde bulunduranların gündeminde vatandaşın esas sorunları yok! Ne var gündemde?

Hava cıva, boş muhabbet...

Yahu düşmez kalkmaz bir Allah’tır. Elbet birileri derin uykusundan uyanacak, hem de acıktığı için uyanacak. İşte o zaman açlıkla terbiye olmuş insanı, tv programlarından sattığınız hayallerle doyuramayacaksınız.

Tarihin en kanlı devrimlerinden olan, jakobenlerin başını çektiği Fransız Devrimi ‘Halka rağmen halk için’ anlayışıyla yola çıkmış, halkın temel ihtiyaçlarını yok sayarak hak, hukuk demişti. Peki aç ve sokakta yaşayan insana hak, hukuk anlatabilir misiniz? Anlatsanız ne işine yarayacak? Nitekim Fransız Devrimi de tarihin tozlu raflarında yerini almış en kanlı ve bana göre bencilce, belirli bir zümrenin hakları gözetilerek yola çıkılmış devrimdi.

Sonu hüsran...

Ne diyordu siyasetçi Behice Boran: Devrim; tabandan tavana olandır; eğer devrim tavandan tabanaysa o devrim değil darbedir... Şimdi birileri konuşuyor ama tabanın sıkıntılarından bihaber, sadece tavanda belirli bir zümreye hizmet ederek konuşuyor. Gel gelelim tavanın gerçekleri ile tabanın gerçekleri arasında uçurum fark var.

Alman Filozof Friedrich Engels, “Yoksul ve ezilen sınıfların devletleri yoktur. Onlar gittikleri her yerde egemen sermayenin kölesi olmuşlardır” diyor. Sizce de öyle mi?

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap