SON DAKİKA
SON DAKİKA


Ahmet Metin Genç’in Ortahisar’ı İle Şehirde Yaşamak…
3.04.2022

Ortahisar Belediye Başkanı Ahmet Metin Genç önceki günkü basın toplantısında kendisine adeta geleceği ile ilgili “ne düşündüğü” değil de, “ne olacağı” şekliyle “illâ da cevap vereceksin” dayatması ile sorulan siyaset arenasındaki hedefi ile ilgili soruya;

“Görelim Mevlâ neyler,

Neylerse güzel eyler” dizelerini hatırlatarak ile cevap verince yine de tatmin olmayanlar oldu.

Oysa meslektaşlarım dizelerin önceki:

“Deme niçin şu şöyle,

Yerindedir o öyle,

Bak sonunu seyreyle” kısmını ve Ahmet Metin Genç’in siyasi arenadaki buna uyan serüvenini bilseler idi, sanırım soruya cevap yerine, zamanı geldiğinde olacakları beklerlerdi.

Ahmet Metin Genç de, Türkiye’de, hele hele siyasette akşamdan sabaha nelerin, nasıl değiştiğini çok iyi bildiğinden acele etmedi, etmiyor. Doğru da yapıyor.


*

O ki bugün Ahmet Metin Genç ile kapıyı araladık, isminin değişikliği tartışılırken meslektaşım Osman Çavuşoğlu’nun “Biz Ortasaray derdik” diye hatırlattığı Ortahisar’dan içeriye girip oradan devam edelim.

Edelim etmesine de Trabzon’un tarihten gelen ticaret merkezi, bilinen adı ile Moloz, yazılı şekli ile Pazarkapı semtinde kimisi kaldırımları işgal eylemiş, kimisi aracını yanına park yapmış ve de esnaf hanesine de kayıt olmuşların satış yapmak için nara atarcasına bağırmalarından yaşayanların evi demek olan cadde ve sokaklardan içeri giremiyoruz ki!

Bu adamlar evlerinde acaba böyle bağırabiliyor mı?

*

Kulaklarımıza pamuk tıkayarak girince bu kez gözlerimiz “Balıkhane” diye yapılan mekânın “Çok Amaçlı AVM’ye” dönüşmeye başladığını görünce de hepten afalladık.

Balıkhane’deki balıkçıların birer ikişer azalmaya başladığını, farklı esnafların yer aldığını görüp, yakında telefoncunun bile açılacağını öğrendik.

Üstüne üstlük Pazarkapı Camii’nin yanı başına, yani Balıkhane’nin yanına, seyyar balıkçıların yerleşik hale getirilerek, ikinci bir balık satış yerinin inşaatına da şahitlik eyledik.

*

Başkan Genç’in, tarihi Kemeraltı’nı güzelleştirmek için gösterdiği gayretin birinci kısmının tamamlanmasından sonra ikincisinin de projelendirildiğini açıklaması ile “Yapmak kadar korumak da önemlidir” gerçeğini hatırlayarak üzülmedik değil.

Nasıl üzülmeyelim ki?

Birinci kısımda görünüşleri yeni baştan dizayn edilen dükkânlardaki esnafın yine yaya kaldırımlarını işgal ettikleri yetmezmiş gibi, saçma sapan tenteler, bezler asmayı da sürdürerek görüntü kirliliği yaratmışlar.

Kemeraltı’nın dışarıdan gelen yerli ve yabancı turistlerin de uğrak yerleri arasında yer aldığı gerçeğine rağmen bu kirliliği yaratmaya hiç kimsenin hakkı yoktur sanırım.

*


Başkan Genç’in insanlar için gerekli birçok projeyi gerçekleştirmek için gösterdiği çabaya, şehirde yaşamanın bir kültür işi ve bedeli olduğunu bilmesi gerekenler davranışları ile katkı sağlamak zorundadırlar. Toplu halde, şehirde yaşamanın gereği de budur.

Şehir herkesin kafasına eseni yapan değil, attığı adımın bile bir sorumluluğu olduğunu bilenlerin topluca yaşadığı yerlerdir.

Bunu şehirde yaşamayı tercih edenler asla unutmamalıdırlar.

Şehirde yaşayanlara hizmet için seçilmiş olanların da sadece fiziki mekânları geliştirmeye ve yenilemeye değil, “En büyük yatırım insana olandır” gerçeğinden hareketle buraları kullanacak, buralardan yararlanacakların zihniyet değişimi için de sosyal ve kültürel çabalar göstermeleri gerekir.



© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap