SON DAKİKA
SON DAKİKA


“Ne Mutlu Türküm Diyene” İse, “Trabzon Türkiye’nin ‘T’sidir…”
12.05.2022

Trabzon olduğu kadar kendini sevenler için de “bir kimlik” demek olan Trabzonspor’un “anasının ak sütü gibi helal” ve de “alnının akı ile” elde eylediği 2021-2022 Türkiye Süper Ligi Ahmet Çalık Sezonu daha tamamlanmadan aslında “Söz konusu vatan ise gerisi teferruattır”ı aklını kullanarak gönülden söyleyebilenlerin yazacak, söyleyebilecek o kadar doğruları var ki!

Ama “ağzından çıkanı kulağı duymayacak, aklı da kabul edemeyecek” kadar “Kem söz sahibine aittir.” e örnek teşkil edebilecek öylesine çok “beşer şaşar” var ki!

“Bir salağın kuyuya attığı taşı çıkarmak için kırk akıllının çaba sarf eylemesinden” öte bir şey bunların sayısı!

Ancak Tanrı’nın “beşer” oldukları için kısmen de olsa “şaşar” imtiyazı verip de diye tarif eyledikleri içinde, aklını ve iradesini kulluk çerçevesinde kullanmayı beceremeyenlerin pespayelikleri ve sebep oldukları fettanlığın karşısına dikilmememin, şeytan ile bir olup haksızlık yapanlara susup dilsiz kesilme anlamına geldiğini de bilmek, anlamak gerek.

Onun için Volkan Konak’ın “Trabzon Türkiye’nin T’sidir.” diyerek tarif ettiğinde Trabzonspor’un en büyük argüman olduğunu unutanların özde Mustafa Kemal Atatürk’ün, “Ne mutlu Türküm diyene” vecizesindeki aidiyet duygusundan da çok ama çok uzakta, bihaber oldukları bilinmelidir.

Çünkü Atatürk’ün, “Kendini Türk hisseden herkes Türk’tür.” anlamındaki aidiyet duygusunun alt başlığı bugünkü tartışmaların merkezinde olan kimlik için ise “Trabzon Türkiye’nin T’sidir.”

Ve de o “T”nin bu denli kabullenilmesini sağlayan da hiç şüphesiz Trabzonspor’dur.

Çünkü Trabzonspor’un kağıt üzerindeki tarifi “Futbolda İstanbul dukalığına son verip, kupayı Anadolu’ya taşıyan ilk kulüp.”  diye denilmesi kadar “Anadolu ihtilalini yapan takım.” diye de adlandırılmasıdır.

Bu adlandırmanın, Mustafa Kemal’in İstiklal Mücadelesi’ni, Amasya’dan Sıvas’a, Sakarya’dan Kars’a, İzmir’den Urfa’ya kadar taşıdığı Anadolu İhtilali’ni hatırlatmasıdır.

Onun içindir Trabzonspor’un başta İstanbul olmak üzere Türkiye’nin 80 ilinde de taraftar bulması, coşku yaratması…

Onun içindir kendi dışındaki 80 ilden gelenleri kucaklayan İstanbul’a, geçmişte Sıvas, Artvin doğumluların belediye başkanlığı yaptığı gibi şimdi de Trabzon doğumlu Ekrem İmamoğlu’nun liderlik yapması…

Onun içindir koyun efradından koçların bile soyadı benzerliği yüzünden utandıklarının “kendi doğrusundan başka doğru tanımayacak derecedeki yobazlıkları!”

Dahası tarihin anlı şanlı şehri Urfa’yı doğum yeri hanesine yazdırdığı için, memleket sevdalılarını bile kızdıracak mesnetsizliklere gazeteci-yazar kimliğini utandıracak şekilde sarılanların yaptıkları hergelelikler!

Onun içindir, dünyanın başkenti İstanbul’u, sanki 3 kulübün malı imişcesine başta Trabzonspor olmak üzere futbolda diğer takımların girmemeleri gereken yer gibi gösterme garabetine ve gafletine düşmeleri…

Hem de İstanbul’un mevcut demografik yapısını, hemi de “doğduğumuz yer olmasa bile doyduğumuz yerdir ve de ikisi de aynı şeydir” gerçeğini söylerken, Türkiye’nin 80 iline olan aidiyet bağını da kenara koymayanların,  İstanbul’u sahiplenme güdülerini unutarak “Senin gibi bir hezeyan sahibinin doğum yerine adımın yazması kadar beni utandıran hiç bir şey yoktur.” dercesine anlı, Şanlıurfa’mın titrine gazeteci-yazar yazdıran birisi için feryadı figan eylemesi…

Ezcümle; Mevlana Celalettin Rum-i boşuna; “Nice elbiseler gördüm, içlerinde insan yok” dememiş ki!

Ben de diyorum ki, Allah’ın “insan” şeklinde yaratıp, “akıl” ile donatıp, “kul” hanesine kaydeyleyip, kullansınlar diye “irade” verdiklerinden olamayanların şerri, cümle alemden uzak olsun!

 

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap