Devletlerin, geleceklerini güvenceye almaları için
oluşturdukları planlama, onların bir anlamda duruşunu ortaya koyar.
Her ortamı mutlaka değerlendirmek mecburiyetinde olmaları,
işin esasını teşkil eden en büyük husus olmalıdır tartışmasız.
Bugün, Türkiye’nin dört bir yanında delik deşik olmuş
sınırlar ile,yasal veya yasal olmayan yöntemlerle Türkiye’ye giren,sokulan çok
sayıda sığınmacı veya mülteci adı altındaki insanlar, çevre ülkelerinden bu
ülkeye getirilmesi çok ciddi hata,bir okadarda tehlikeli bir durumdur.
Savaş mağduru mantığıyla, zayıf irade yönetim biçimine
teslim olan bu durum, ülkemizde çok büyük bir tehlikeyi,bu ülkede yaşayan Türk
halkına yaşatmak vicdanı bir zafiyettir.
Türkiye’de oluşan bu çok tehlikeli durumu, Trabzon’daki
vahim ortam ile karşılaştırmak ise düşünce gerisi bir durumdur. Trabzon’a
getirtilen, Afganlı ve Suriye’li çok sayıda kadın ve erkek,bu müstesna şehrin
kâbusu olarak, her gün birçok sorunu peşinde sürüklemektedir. Trabzon’a gelen,
getirtilen Afganlı ve Suriyelilerin, insanı mantık ile gelmiştir düşüncesi ve
bu düşünceyi savunmak, ciddi bir yönetim zafiyetidir,bu yöndeki düz taban
irade, Trabzon’un geleceğine indirilen büyük bir darbedir. Bu tehlikeyi ortadan
kaldırmak için,bu insanların şartsız olarak sınır dışı edilmesi gerekmektedir.
Trabzon’un hemen her mahallesi’nde oluşum sağlayan göçmen
veya sığınmacı adı altındaki insanlar, bilinçli olarak süratle çocuk yapmakta
ve ciddi bir artış ortaya koymaktadırlar.
Devletin kendi vatandaşlarına göstermediği yakın ilgiyi,bu
tehlike oluşumlarına gösterdiği gibi,yerel yönetim ve insanı düşünce ile
kurulduğu iddia edilen bir kısım art niyetli yardım derneği’de bu bu tehlikeye
katkı sağlamaktadırlar.
Gelinen bu durumda,koloni mantığıyla hareket eden, Afganlı
ve Suriyelilerin Trabzon’da kendi işyerlerini açarak,bu oluşumun derinleşmesine
ışık oluşturmaktadırlar.
Ülkenin yönetiminde bulunan, merkezi hükümetin şartsız ve
koşulsuz bu curuh yapılaşmanın önünü kesmesi gerekir,bu hadislerin toplumsal
boyuta ulaşmadan, İçişleri Bakanlığı ve Dışişleri Bakanlığı’nın çok acil olarak
önümüzdeki tehlikeyi ortadan kaldırmak için ciddi anlamda çalışma başlatması
gerekmektedir.
Tüm bunların, biçimsel takibini yaptığı belirtilen, göç
idaresinin bu olumsuz durumdan sorumlu olduğu bilinciyle, olumsuz durumun yok
edilmesini sağlamak anlamında ciddi etkileşim içinde olması gerekmektedir.
Evet, yabancı istihbarat örgütlerince’de Türkiye’de
oluşturulan azınlık ve sığınmacı insanların, hususiyetleri takip edilerek,
Türkiye’nin etnik yapısı üzerinde tehlikeli faaliyet içinde oluşumları
sağlanmaktadır. Türkiye’nin yüksek hususiyetini sağlamak için, merkezi idare
ile siyaset bu ciddi konuyu Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin dışına çıkartmak
için elbirliği ile çalışması gerekir.
Bugün erken yarın çok geç olmadan, ülkemiz için gereken ne
varsa yapılmalıdır.