SON DAKİKA
SON DAKİKA


Avrasya Üniversitesi’ne sahip çıkmayanlar yüzünüz kızarmıyor mu?
2.06.2019
3 Eylül 2015’te yazmıştım...
Demiştim ki;
Bu adam, bu şehrin hala hakkını teslim edemediği bir adam...
Bu şehrin bir evladı olarak bu şehre hizmet eden, bu şehir adına yaptıkları ile tarih yazan, gelecek nesillere büyük eser bırakacak olan insanlara karşı sorumluluğumuz var.
Öyle bir adam ki...
Bu şehrin köyünde de olmuş, merkezinde de...
Bu şehrin yer sofrasında da oturmuş, protokol sofrasında da...
Bu şehrin siyasetinde de olmuş, iş dünyasında da...
Bu şehrin esnafı da olmuş, hayırseveri de...
Bu şehrin belediye başkanı da olmuş, siyaset adamı da...
Uzun yıllar önce Maçka’da belediye başkanı olarak önemli işlere imza atarken, ilçesinin makus talihini yenen adam olarak tarihe adını yazdırmış...
“Ayinesi iştir kişinin lafa bakılmaz” sözü onu en iyi şekilde anlatır...
Bir büyük hayali gerçeğe dönüştüren adam olmuş...
“Trabzon’a bir vakıf üniversitesi kazandıracağım” dediğinde burun kıvıranlara rağmen bir gün dahi pes etmeden mücadelesini bırakmadı...
“Eser mi istiyorsunuz işte size o büyük eser” diyerek adeta tırnakları ile kazıyıp bir büyük eğitim kurumu olan Avrasya Üniversitesi’ni bu şehre gururla armağan etti...
Durmadı... 
“Açmak önemli değil, önemli olan marka yapmak, geliştirmek, büyütmek ve kadim bir eser yaratmak” dedi..
5 yılda 3 ana noktada 200 milyon (200 trilyon) mal varlığı sahibi yaptı üniversiteyi...
5 yıl önce 218 öğrencisi olan üniversiteyi bugün 6 bin 500 öğrenci konumuna taşıdı...
Büyük işlerin altına imza attı. Ve de tek başına mücadele ederek...
Eserini büyütmek için de hedefi bitmedi...
Üniversite bünyesine 5 yeni fakülte daha katıp, 2016-2017 öğretim yılı için 10 bin öğrenci hedefini koyarak destek istiyor.
Yıldız’ın akademik yıl açılışında yaptığı konuşmadaki “Avrasya Üniversitesi’nin büyümesi demek, Trabzon’un büyümesi demektir. Şu anda kurulmayı bekleyen beş fakültemiz (Hukuk, Eğitim, İletişim, Tıp ve Diş Hekimliği) daha var. Bu dönem sonuna kadar bunların mutlaka kurulması gerekir” şeklindeki sözlerinin yerine getirilmesi için her Trabzonlu destek olmalı...

5 yıl önce büyük uğraşlarla  kurduğu Avrasya Üniversitesi, bu 5 yıllık sürede 200 milyon mal varlığına sahip oluyorsa, öğrenci sayısı beş yılda 218 öğrenciden 6 bin 500 öğrenciye çıkıyorsa, gelecek yıl için çıtayı 10 bin öğrenciye yükseltiyorsa, bu adama sahip çıkmak, destek olmak Trabzon’un boynunun borcudur...
Çünkü Ömer Yıldız kendi adına bir şey istemiyor...
Trabzon, Avrasya Üniversitesi’ni büyütmelidir...
Herkes Yıldız’a destek vermelidir...
Trabzon kendi insanına karşı nankördür. Ama tarih bu şehirde Ömer Yıldız gerçeğini yazmıştır..
Bu gerçeği kimse silemez..
Mustafa Kemal’in çok anlamlı sözü vardır.
Der ki;
“Dinlenmemek üzere yola çıkanlar, asla ve asla yorulmazlar.”
İşte Ömer Yıldız bu..
         ***
Eylül 2015’te bunları yazmıştım...
Aradan nerede ise 5 yıl geçecek...
Ne yazık ki yine aynı yerdeyiz...
Yine aynı sitemleri dile getirmemek mümkün değil...
Yine Ömer Yıldız’a destek vermeyen malum bir Trabzon yapısı...
Yine Ömer Yıldız’ı mücadelesinde yalnız bırakan bir Trabzon gerçeği...
Bunları neden yazıyorum...
Avrasya Üniversitesi Mütevelli Heyeti Başkanı Ömer Yıldız’ın iftar yemeğine davetli olmama rağmen Ankara’da olduğum için katılamadım...
Ama iftar yemeğindeki açıklamalarını takip ettim...
Ve Trabzon şehri adına üzüldüm...
Trabzonlu bakanlar, milletvekilleri, bürokratlar, yöneticiler, iş adamları adına üzüldüm..
Trabzon adına yine umutsuzluğa kapıldım...
Yazık...
Avrasya Üniversitesi, yeri ve bütün alt yapıları hazırlamış olduğu ve talep ettiği fakülteleri için izin alamamış... 
Başkan Yıldız dedi ki;
“Bugün 25 bin öğrenci sayısına ulaşmış olmalıydık. Ama olmadı. Ne yazık ki yerimiz ve her türlü altyapımız hazır olmasına rağmen takip ettiğimiz fakültelerimiz için gerekli izni alamadık. 
Büyük bir heyecan ile yarı olimpik yüzme havuzundan kapalı spor salonuna, anfilerinden sınıflarına  kadar mükemmel bir kampüs daha oluşturmuştuk. 
Şimdi ne olacak?
Üzülerek ifade ediyorum ki kapısını kilitleyip, boş tutacağız. 
Çünkü öğrencimiz yok...”
Başkan Ömer Yıldız’ın her bir kelimesi Trabzon şehri adına hem çok üzücü hem de çok düşündürücü...
Çünkü böylesine sahipsizliği ve böylesine destek olunmamayı hiç ama hiç hak etmedi ve etmiyor...
Ömer Yıldız’ın yüküne omuz vermeyenler bilmeliler ki aslında Trabzon’un gelişip büyümesinin ve bir eğitim şehri olmasının önünü tıkıyorlar...
Bu şehrin fabrikası mı var?
Yok...
Trabzon’un bütün varlığı bu şehrin bacasız fabrikası KTÜ ve Avrasya Üniversitesi değil mi?
Oralarda okuyan on binlerce öğrenci değil mi?
Üzülmemek mümkün mü?
Trabzon ne yazık ki “Bindiği dalı kesen” Nasrettin Hoca misali olmaya devam ediyor...
Ah be Ömer abi...
Bu şehre dışarıdan yatırım yapmaya gelen bir adam olsaydın her şey altın tepsi ile sunulur, böylesine bir üniversiteyi kazandırdığın içinde heykelin dikilirdi...
Pes etmek yok...
Güzel bir söz vardır..
“Kimine su olacaksın kimine sel. 
Kimine mum olacaksın kimine volkan. 
Ama Allah’tan başka kimseye kul olmayacaksın!”
Ömer Yıldız’ın suçu işte bu!

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap