SON DAKİKA
SON DAKİKA


Putin’in Atatürkçü olduğunu biliyor musunuz?
20.06.2024
Dünyanın son yıllarda her hareketini yakından takip ettiği iki liderden biri Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin. 
Diğeri ise hiç tartışmasız Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan…

İkisininde duruşu birbirine çok benziyor…

Dünyanın iki karizmatik liderleri…

Sevgili dostlar bugün  farklı bir Putin yazısı ile sizlere bilgi vermek istedim.

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile mükemmel bir ilişki bağı kuran Türkiye ile ilişkilerini her zaman sıcak tutmaya çalışan bir devlet adamı  Vladimir Putin kimdir? 
Başlayalım..

*

7 Ekim 1952 tarihinde, SSCB döneminde adı Leningrad olan Sankt Peterburg kentinde doğdu. Leningrad Devlet Üniversitesi Hukuk Bölümü'nden 1975'te mezun olan Putin, yüksek lisansını ekonomi alanında yaptı. Mezuniyetinin ardından, 1975'ten itibaren KGB'de çalışmaya başlayan Putin, bir süre Almanya'da görev yaptı. Leningrad'a dönmesinin ardından da üniversite yönetiminde görev aldı.1990'da Leningrad Şehir Konseyi'nde danışmanlık yapan Putin, 1991-1992 yıllarında da belediye başkan yardımcısı ve belediye konseyi dış ilişkiler komitesinin başkanı idi.

Putin, 1996 yılına kadar St. Petersburg yönetiminde çeşitli kademelerdeki görevlerinin ardından, 1996'da Kremlin Sarayı Mülkiyet İdaresi Başkan Yardımcılığı'na atandı ve bu görevini 1997 yılına kadar sürdürdü. 

1997 ve 1998'de Devlet Başkanlığı İdaresi Başkanı ile Devlet Başkanlığı Denetim İdaresi Başkanı olarak görev yaptı.
Putin, 1998-1999 yıllarında, Rusya İç İstihbarat Servisi FSB'nin başkanlığını yaparken, aynı zamanda, yeni Rusya'nın polit bürosu olarak da adlandırılan Rusya Güvenlik Konseyi'nin sekreterliği görevini de yürüttü. 

9-16 Ağustos 1999 tarihleri arasında başbakan yardımcısı ve başbakan vekilliği, 16 Ağustos'tan itibaren de başbakan olarak görev yapmaya başladı. 

Devlet Başkanı Boris Yeltsin'in 31 Aralık 1999'da istifa etmesinin ardından, Anayasa gereği, üç ay içerisinde devlet başkanlığı seçimi yapılıncaya kadar bu görevi vekaleten üstlendi. Rusya'da yapılan başkanlık seçimlerinde %50'nin üzerinde oy toplayarak, birinci turda devlet başkanı seçildi.

7 Mayıs 2008'de görev süresi dolarak yerini Dmitri Medvedev'e bıraktı, kendisi Başbakan oldu. 4 Mart 2012'de 3. kez % 63.6 oyla Rusya Federasyonu'na devlet başkanı seçildi.
Evli ve iki kız babası.

*

İşte Putin'in kısa ve öz yaşam öyküsü bu!

'Kim bu Putin' sorusuna başka bir pencereden cevap aramak iKim bu Putin ' sorusuna başka bir pencereden cevap bulmak için önemli bir ayrıntı var.

Moskova'da İngilizce olarak yayınlanan Moskov Times gazetesi Putin için 'Kimi zaman eski KGB ajanı olması yüzünden Caeliguda adıyla anıldı, kimi zaman İngiliz Demir Lady Thatcher'e benzetildi. Ama o aslında bir Atatürkçü ve reformcu' şeklinde bir analiz yaparken açılımında Mustafa Kemal ile Putin benzerliği noktasında şu ilginç ifadeleri kullanıyordu.

"Putin'in izlediği politika ve reform sürecinde karşılaştığı sorunlar, Osmanlı sonrası Türkiye ve Mustafa Kemal Atatürk dönemini hatırlatıyor. Bu politikanın kökeninde Pragmatizm ve doğrudan hitap var.
Üstelik tarihi kişilik Atatürk ile şimdiki Putin'i birbirine bağlayan önemli birkaç unsur da var.
Putin de, Atatürk de asker kökenli.
Putin de Atatürk gibi Rusya'nın batı uygarlığının bir parçası olabilmesi için çalışıyor.
Putin, Atatürk'ün Selanik'ten İstanbul'a çıkarma yaptığı gibi, St.Petersburg'dan başkent Moskova'daki iktidar koltuğuna çıktı.
Putin, demokrasiyi ülkesine kontrollü biçimde yerleştirme yolunu seçmiş olsa bile, yine de pozitif reformcu. O bir Atatürkçü"

Moskov Times gazetesi Putin ile ilgili işte bu ilginç değerlendirmeleri yapıyordu.

Peki O nasıl bir Atatürkçü olabilirdi?

Putin'in Mustafa Kemal ile ilgili duyguları nelerdi?

O'nun Mustafa Kemal ile ilgili fikirlerini nereden öğrenebileceğimiz noktasında düşündüm taşındım. Türkiye'ye gelişinde Anıtkabir 'i ziyaretinde acaba Anıtkabir özel şeref defterine ne yazmıştı? sorusu aklıma geldi..

Araştırdım..

Putin'in, Anıtkabir özel defterine yazdığı ifadelerin Moskov Times gazetesinin analizi ile örtüşüp örtüşmediğine siz karar verin. Çünkü  yazılanlar öyle sıradan cümleler değil?
İşte Putin'in, Anıtkabir özel defterine kendi el yazısı ile yazdığı sözler.

"Rusya'da, Türk halkının büyük oğlu Atatürk'ün hatırasına büyük değer veriliyor.
Türk devletinin yeniden doğuşu, O'nun adıyla ilişkilendirilir.
Ülkelerimiz arasındaki dostluğun gelişiminin başlangıcında da O'nun adı vardır.
Bizim görevimiz O'nun hatırasına layık olabilmek ve O'nun yaptıklarını devam ettirebilmektir.
O'nun yarattığı temel üzerinde karşılıklı anlayış ve dostluğun sağlam binasını kurmaktır" (7 Aralık 2004) 

*

İşte dağılan Rusya'nın küllerinden yeniden doğmasını sağlayan, Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin'in, Mustafa Kemal ile ilgili duyguları bu..

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap