SON DAKİKA
SON DAKİKA


Bekri Mustafa
27.02.2021

       Tarihimizde tütün yasağı; 1631 yılında Padişah 4. Murat zamanında yazılı emir olarak çıkarılmıştır.

       Önce, tütün ziraati men edilmiş ve daha sonra içilmesi yasaklanmıştır. Ağustos 1633 tarihinde İstanbul Cibali’de büyük bir yangın çıkmış ve şehrin büyük kısmını yakmıştı. Bu olay, kahvehanelerde heyecanlı dedikoduların alabildiğine yayılmasına vesile olduğundan herhangi bir ayaklanmanın önünü almak için; Padişah Sultan 4.Murat, bütün İstanbul kahvehanelerini yıktırmış ve Kadızade’nin fetvasıyla tütün içenleri öldüreceğini ilan etmiştir.

        Bu yasak münasebetiyledir ki; Padişah daimi surette ve bilhassa geceleri İstanbul’da bir kısım yerleri basıp elde ettiği şüpheli adamları öldürterek İstanbul kabadayılarını sindirmiş ve böylece İstanbul’da temizlik yapılarak asayiş tamamen iade olunmuş, yani yeniden sağlanmıştır…

       İçkiye aşırı derecede müptela olan, bu ağır yasağa rağmen içki içmekten kendini alamayan ve bu yüzden de tarihe “Bekri”, yani içkicilerin kralı olarak geçen Bekri Mustafa, tam da o devirde yaşamıştır…

       Rivayet edilir ki… Padişah Sultan 4.Murat, bir gece, tebdili kıyafetle, içki içilmesi muhtemel mekanları gezerken Bekri Mustafa’yı gizlice kafayı çekerken görür. Hiç belli etmeden gider yanına oturur. Bekri Mustafa, bu kıyafetle gelen adamın padişah olduğunu anlamaz. Kaputunun cebinden çıkardığı şişeyi kafaya diker ve yanına gelen bu adama uzatır. Padişah da hiç çaktırmadan şişeyi dikler çeker, çeker… Ve gene vaziyeti çaktırmadan oradan ayrılır. Bekri Mustafa, bu hayatı aynı şekilde sürdürür gider…

 SERVETE GÜVENMEK FELAKETTİR

     “Karun, Musa’nın kavminden idi. Onlara karşı azgınlık etti. Biz kendisine öyle hazineler vermiştik ki, anahtarları güçlü bir topluluğa ağır geliyordu. Kavmi ona demişti ki, şımarma, Allah şımaranları sevmez…” (kasas 76)

     Bu ayette üç temel mesele gündeme getirilmektedir. Birincisi Karun’un çok zengin olması; ikincisi halka zulmetmesi; üçüncüsü de şımarması…

     Değerli okuyucularımız; hepimiz bilmeliyiz ki, malı ile gururlanmak, servetine güvenmek, ekonomik gücüne aldanarak böbürlenmek, kişiyi şımarıklığa sevk eder. Kendini mal sevgisine kaptıran, kafa ve kalbini hep onunla meşgul eden kimsenin diğer fakir insanlara karşı kuruntu yaparak şımarması mümkündür. Bir diğer husus da şöyledir: Ahret hayatı dünya hayatına, dünya hayatı da ahret hayatına engel olmamalı, onlar birbirine rakip olarak gösterilmemelidir… Zira ahret mutluluğu dünya hayatında kazanılmaktadır. Yüce Allah dünya hayatını, insanlığın gelişmesi ve her çeşit nimetinden istifade edilmesi için yaratmıştır…

 Yüz karası bu alemin düşkünü,

  Baykuş gibi viranede işin ne!

  Cemlerin şeytanı, yollar şaşkını,

  Ey utanmaz, meyhanede işin ne!

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap