Bir eğitici olarak Yüce Allah, öğrencileri olan insanları düşünceye yönelmeleri için konuları kolaylaştırmaktadır. Kamer süresinde iki sayfada dört kere tekrarlanan: “Andolsun ki biz, Kuran’ı düşünmek için kolaylaştırdık fakat düşünen var mı?”
Bazılarının dediği gibi, Kuran’da zorluk, yani çözülemeyen veya çözülmesi çok zor olan ayetler yoktur. Asıl zor olan insanın kafasıdır. İnsan kapasitesi, ya da bilgisi Kuran’daki incelikleri anlayacak ve ondaki manaları kavrayacak düzeyde değilse, zorluğu kendinde aramalıdır. Yüce Allah“Kuran’ı kolaylaştırdım” dediği halde biz onda zorluk vardır dersek, ona iftira atmış oluruz. Kuran’ı kolayca anlamıyorsak kabahat onda değil bizdedir. Onun için Kuran’ı anlamak ve onun üzerinde düşünmek için belli bir kapasite ve bilgi birikimine sahip olmak zorunludur.
Yukarıda zikredilen ayetle Kuran, bir eğitim ilkesini gündeme getirmektedir. Bir eğitici olarak Yüce Allah, insanları yani öğrencilerini düşünceye sevkedebilmek için konuları kolaylaştırmaktadır. Bu cümleden olarak denilebilir ki öğretmenler, eğiticiler, öğrencilerine sağlıklı düşünme alışkanlığı kazandırmak için konuları kolaylaştırmalıdır.
Konuları zorlaştırmak ya da çocuğun gelişim psikolojisine uygun düşmeyecek şekilde anlatmak, düşündürme yerine ezberciliği teşvik etmiş olacaktır. Öğrencilerin meseleleri kendi bakış açılarıyla değerlendirebilmeleri için kendi kendileri düşünebilme alışkanlığını kazanmalıdırlar. Açıkça görülüyor ki bu ayette böyle temel bir prensip vardır.
Özetle; Kuran hakkında bir değerlendirme yaparken kesinlikle Kuran’ı okuyup anlayarak yapmalıyız. Kuran’ı okuyup anlamayanlar, onun üzerinde düşünüp kafa yormayanlar onun hakkında fikir beyan edemezler.
Kuran, düşünmeyi insanın en önemli özelliği, hatta insan olmanın şartı olarak görmektedir. Doğru düşünen, doğru anlayan ve doğru değerlendiren insanlardan olmamız dileğiyle.
Giriş Yap
Üye Ol
