Bir kere daha belirtmek isteriz ki; Atatürk, milli birliğe
çok önem verirdi. İstiklal mücadelesini, yani bağımsızlık mücadelesini, yani
Kurtuluş Savaşı’nı her vesile ile milli birliğe dayandırırdı. Türk milletinin hür
ve bağımsızlık yolundaki azim ve kararını,milli birliği esas tutmak suretiyletahakkuk
ettirdi ve başardı.
Efendim, lütfen dikkat buyurunuz; bugün yaşadıklarımız
karşısında, geçmişte olduğu gibi aynı ruh, aynı kararlılıkla tek yumruk olmaya
devam edeceğiz. Varlığımızı devam ettirme için ıngır-mıngır etmeden, açık-seçik
olarak birliğimizi dünya milletlerine göstermeliyiz.
Ve! Atatürk; memleket evlatlarının millete ve devlete olan
bağlılığını da şu şekilde belirtmiştir. “Diyarbakırlı, Vanlı, Erzurumlu,
Trabzonlu, İstanbullu, Trakyalı hepsi, aynı ülkenin evlatlarıdır ve aynı
cevherin damarlarıdır.
Bütün dünya bilmelidir ki,Türk milleti hakkını,
saygınlığını, şerefini tanıtmaya kudreti vardır. Türk vatanının bir karış
toprağı için bütün millet bir vücut olarak ayağa kalkar. Birlik ve
beraberlik, ölümden başka her şeyi yener. Bir ulus,sımsıkı birbirine bağlı olmayı
bildikçe, yeryüzünde onu dağıtabilecek bir güç düşünülemez. Bu amaca
doğru yürürken, kişisel düşünce ve çıkarları bir tarafa bırakarak ele ele
vermek icap eder, başarının sırrı budur...”
Ülkemizin varlığı ve bağımsızlığına,milletimizin birliği ve
dirliğine kasteden malüm dış güçlerin, gözümüzün içine baka baka başımıza
bela ettikleri terör unsurlarına nasıl arka çıktıklarını, nasıl silah ve
mühimmat desteği verdiklerini, milletimizin her ferdi ayan-beyan görmektedir.
Tarihin akışı içinde pek çok kezbizi parçalamak ve yok etmek
isteyenler hep olmuştur. Yakın tarihimizin örneği Kurtuluş Savaşı’nda
gösterdiğimiz birlik ve beraberlik sayesinde, onca yokluklara rağmen
varlığımızı nasıl korumuşsak, bugün de tek vücut olarak, bir arada aynı
mücadeleyi vereceğimizden asla kuşku duyulmamalıdır. Zira bu millet, tarihini
iftiharla doldurmuş bir millettir. Büyük ve tarihi olayları ancak büyük
milletler yaşayabilir.