Belediyeler
zengin olmalı. Belediyelerin zengin olmaları ve yerel kapasitelerini
güçlendirerek topluma daha fazla yardımcı olabilmeleri, zenginlik üretmelerine
bağlıdır. Bu anlamda, Ankara Büyükşehir Belediyesinin tarımı öne çıkaran
yaklaşımlarını önemli görüyorum.
Ülkenin
ihtiyaçları çok fazla. Çok fazla yatırım gerekiyor. Her yerden istekler
geliyor. Büyük projelerin uygulanması gerekiyor ve bu noktada tüm yerel
tekliflerin de karşılanması mümkün değil. Bu bakımdan kapasite sınırlılıkları
var bu nedenle Belediyeler yersel kapasitelerini artırmaları gerekiyor. Yersel
kapasite noktasında tarım elbette akla gelen konulardan birisidir.
Ancak
bununla birlikte, Belediyelerin esas olarak zengin olacağı konuların başında
inşaat mühendisliği uygulamaları gelmektedir. İnşaat mühendisliği uygulamaları
içerisinde, atık betonların yeniden inşaat yapılarında kullanılması, peyzaj
ürünleri imalatında kullanılması, artırılmış oranlı asfalt geri dönüşüm
uygulamaları, sıvı petrol asfaltı emülsiyon üretimi ile satıh kaplama yapımı ve
betonların kaplanması ve tecrit-yalıtım işlemlerinin kendi öz kaynakları ile
yapılması gerekmektedir. Atık araba lastiklerinin değerlendirilmesi, çöpün
değerlendirilmesi, atık camların filler ve soyulma önleyici katkı olarak
kullanılması, kauçukların değerlendirilmesi, modern kentleşme ve doğru imar
uygulamaları ile sürdürülebilir bir inşaat anlayışının elde edilmesi ile
belediyeler zenginleşir. Zenginleşen belediyeler sorunları çözer. Güç üretir.
Bu uygulamalar tüm belediyeler için önemlidir. Ve işbirliği anlamında ele
alınmalıdır. Özellikle büyükşehir belediyelerine büyük iş düşmektedir.
Türkiye
genelinde bu uygulamaların profesyonel bir biçimde yaygınlaştığını söylemek
maalesef mümkün değildir. Argeyi öne çıkaran, bilgiyi teknik dizayn konularını
öne çıkaran, bilen yöneticileri öne çıkaran bir sisteme zorunluluk var.
Belediyeler
güçlü arge merkezleri haline gelmeli. Bizim koşullarımızda yönetenin çok
bilgili olması ve teknik konulara, saha raporlarına, imalat raporlarına fazlaca
hakim olması gerekiyor. Bu anlayışla ve liyakat sistemi ile yönetilen
belediyeler hızlı olarak güç üretir, zenginlik üretir. Üretilen zenginlik halka
yansıtılır. Yenilikçi ve güçlü belediyeler zorunluluktur. Bu şekilde merkezi
bütçe daha çok büyük yatırımların yapılmasında kullanılabilir. Konular
birbirine bağlı olan konulardır. Önümüzdeki süreçte bu konunun önemini daha da
fazla hissettireceği bir dönem olacağı için yapılan harcamalar konusunda, gelir
getirici mekanizmalar konusunda, toplumun sorunlarını çözmeye yönelik stratejiler
konusunda çok daha duyarlı olmak zorundayız.