Mühendislik standartları ve bunların sismik aktivite ile ilişkisi bir asrı aşkın süredir bir endişe kaynağı olsa da, son yıllarda depremlerin binalar üzerindeki kuvvetlerini anlama konusunda önemli adımlar atılmıştır. Bu artan bilgi, yalnızca depreme daha dayanıklı yapılar tasarlamamıza değil, aynı zamanda sismik hareket durumunda onlara gelişmiş stabilite sağlamak için eski, mevcut binaları yenilememize izin vermektedir. Bir binanın, bir depremin etkilerine dayanabilmesi için, yapılardan geçen kuvvetleri yeniden dağıtabilmesi gerekir. Bu stabiliteyi sağlayan birkaç önemli tasarım özelliği vardır:

Diyafram yapısı, yatay yükleri bir yapının dikey dirençli elemanlarına ileten yapısal bir elemandır ve tipik olarak yataydır. Diyafram örnekleri döşemeler ve çatılardır. Depreme dayanıklı binalar, bu elemanları kendi bünyelerine yerleştirir ve yatay olarak güçlendirilerek, yapının dikey elemanları ile kesme yüklerini paylaşmalarına izin verilir.

Perde Duvar dikey tasarım öğeleri, düzlem içi yanal kuvvetlere direnmek için kullanılır. Bu duvarlar, binanın çerçeve sistemini rijitleştirerek depremlerin savuran ve sallayan kuvvetlerine direnmeye yardımcı olur.

Çapraz takviye ile bir çapraz bağlantı sistemi, kesişen çapraz desteklere sahiptir. Bu, sismik yükleri zemine geri aktarmayı amaçlayan çeşitli kolonlar, çapraz elemanlar ve kirişler ile gerçekleştirilebilir. Kafes sistemlerdeki kafesler, diyaframların en zayıf olduğu yerlerde dayanım eklemek için kullanılır. Bunlar genellikle çerçevenin dikdörtgen açılarına uyan çapraz (diyagonal) yapılardır.

Kirişlerin esnek olduğu, ancak kolonlara rijit bir şekilde bağlı olduğu bir kiriş ve kolon grubunda ortaya çıkan momentlere karşı dayanıklı çerçeveler ile derzler ve birleştiriciler rijit kalırken, kolon ve kirişlerdeki esnek hareket yoluyla yanal kuvvetlere karşı direnç sağlanmaktadır. California'daki birçok eski bina, bu depreme dayanıklı tasarım özelliklerinin hiçbiri veya tamamı olmadan inşa edildi. Bu binalar, ister düzenleyici tedbirlerden ister yapısal güvenliği artırma arzusundan kaynaklansın, yenileme yoluyla sismik direnç kazanabilir.

Yenilemenin türü ve sürecin kapsamı yapının kendisine bağlı olacaktır. Örneğin binanın yumuşak katlı mı yoksa beton mu olduğu gibi. İşlem, muhtemelen çökmeye neden olabilecek aşırı sallanmayı önlemek için bir çelik çerçevenin kurulumunu içerecektir. Bu çerçeveler, ağırlık taşıma desteği için değil, bir deprem sırasında binayı stabilize etmek için kurulur.

Çerçevelerin kendilerinin bir dereceye kadar esnek olması önemlidir ve çerçevelerin stratejik konumu, hasarı en aza indirmek için depremin şokunun bir kısmını emme yeteneklerini artırabilir. Daha da önemlisi, çelik çerçeveler temeller tarafından sabitlenmelidir, bu da bunların yapının altındaki zemine sağlam bir şekilde bağlanması ve ankrajlanması gerektiği anlamına gelir.

Sismik güçlendirme yenilemesi, binanızı en son uygulama yasalarına uygun hale getirir. Daha da önemlisi, bir yenileme bir sonraki depremde binanızın içinde ve çevresinde yıkım, yaralanma veya ölüm riskini azaltır (www.optimumseismic.com/) (By Optimum|January 8th, 2020|earthquake preparedness, Earthquake Protection, Earthquake Resilience, Earthquake Retrofit)