Parlamento demokrasinin temel taşıdır: Parlamentolar,
herhangi bir demokratik toplumda temel bir kurumdur. Vatandaşlar, ulusal
politika ve karar alma süreçlerinde ihtiyaçlarını ve isteklerini temsil edecek
ve ifade edecek parlamento üyelerini seçerler. Özgür ve adil seçimler
demokrasinin işareti olarak görülse de, seçimler arasında olanlar, yani adil ve
sürdürülebilir politikanın oluşturulmasına katkıda bulunan seçilmiş
temsilciler, demokrasinin içsel değerlerini sağlamak için hayati önem taşır.
Parlamentoların önemi geleneksel olarak yerine getirdikleri
üç temel işleve dayanmaktadır Bunlar temsil (seçilmiş organ toplumun
çeşitliliğini içinde yansıtır, farklı grupların ve toplulukların politikaya
dönüştürülen tüm konularda söz sahibi olmasına izin verir), yasa yapma
(parlamentolar yasa tasarısı sunabilir ve hükümet tarafından hazırlanan yasa
tasarılarını değiştirme veya reddetme yetkisine sahip olabilir) ve gözetimdir
(milletvekilleri, yürütücüyü eylemlerinden sorumlu tutar ve politikaların
uygulanması için zorlar).
Uluslararası aktörler, bu üç ana işlevi yerine getirmek için
Parlamentoların yetkilerini artırmak için çok çaba sarf etmiş olsa da, birçok
durumda bu yetkilerin resmi olarak artırılması, uygulamada daha iyi performansa
dönüşmemiştir. Milletvekilleri ve parlamento personeli, genellikle mevzuatın ve
kamu bütçelerinin oluşturulması ve incelenmesi için gereken özel uzmanlıktan
yoksundur. Buna ek olarak, yerleşik teşvik yapıları, milletvekillerinin temsili
rollerine odaklanmalarına yol açarak mevzuata katkılarını ve yürütmenin
gözetimini sınırlayabilir.
Parlamentoların seçimlerle gelen yüksek beklentileri
karşılayamaması, özellikle gelişmekte olan ülkelerde onları kamuoyu tarafından
giderek daha fazla güvenilmez hale geliyor. Bu da uluslararası ortakların
dikkatlerini sivil toplum aktörleri gibi diğer paydaşları desteklemeye
yöneltti. Sonuç olarak, parlamenter sistemin güçlendirilmesine nispeten
göreceli olarak az miktarda kaynak yatırılmaktadır. (EPD-“DEMOKRASİ DESTEK
BİLGİ FORMU (EPD 2016) PARLAMENTER GÜÇLENDİRME” yayınından refere edilerek)
–devam edecek
Verilmek istenen mesaj:
*Parlamenter sistem, kalkınma konuları ile, işsizliğin
azaltılması ile, ekonominin geliştirilmesi ile güçlendirilebilir. Bu bakımdan
Müsteşarlık yapıları doğru hamlelerin yapılması noktasında Türkiye parlamenter
sisteminin güçlü kılınması için atılmış doğru adımlardır. Bu nedenlerle sanırım
“güçlendirilmiş parlamenter sistem” sözcüğü parlamenter sistemin işletimindeki
aksaklıkların giderilmesi anlamında kullanılmaktadır. Yoksa Türkiye’de mevcut
olan yapı zaten güçlü bir parlamenter sistemdi. Oluşumlar ona yönelik zaten
hazırlanmıştı.
*Türkiye henüz seçim konusunun oluşmadığı bir durumda adaylar
tartışmasını bir kenara bırakmalıdır.
*Muhalefet Türkiye’nin ekonomik sorunlarına spesifik çözüm
önerilerini güçlendirmelidir.
*Başkanlık sistemi olsun, parlamenter sistem uygulamaları
olsun (uygulama aşamalarındaki aksaklıklarla birlikte) Türkiye için kazanım
konuları olarak değerlendirilmelidir.
*Uygulamalardan kazanılan tecrübeler değerlidir.
*Tartışmaları bir sistemi diğerine doğrudan tercih etmek
yerine elde edilen kazanımlarla daha yapıcı tartışma platformalarının
hazırlanmasına yöneltmek gerekmektedir.
*Bence şu aşama sistem tartışmaları için erkendir.
*İşsizliği, eğitim sorunlarını, ekonomik sorunları çözmek, üretimi artırmak, demokrasiyi güçlendirmek esas alınmalı, buna yönelik çözüm önerilerini sıralamalı
– devam edecek