<<Hayat kime kolay gelsin>>
Günün ilk
hastasına içten söylenmiş bir çift söz. Evet hayat bazen insanın üzerine yük
olur ezilirsin yaşarken insanlar arasında bir adaletsiz
dağılım var sanırsın. Başınıza bir ölüm ya da hastalık geldiğinde işte tam da
böyle hissedersiniz. Halbuki hastalıklar tedavi olur ortada kalmış hiçbir
hastalık yoktur, en ortada kalmış hastalıksa ölümle son bulur ölümse hayatın
bir gerçeği olarak zamanla kabul görür.
Sağlıktan
öte yol yoktur denir ruh ve beden sağlığınız varsa her türlü güçlüğü bir
şekilde aşarsınız. Doğru ve sağlıklı düşünen bir beyin maddi manevi yaşayacak
olduğu olayları kendi lehine çevirmeyi bilir.
<<Hayat kime kolay gelsin>> o zaman. Eğer bedensel ve
zihinsel bakmak zorunda olduğunuz engelli bir hastanız varsa ne paranız ne de
sahip olduğunuz mevcut imkanlar yeterli olmamaktır. Böyle hastası olan kişiler
kendilerini bu hastalarına adayacaklardır ama en büyük korku da benden sonra ne
olacak korkusudur. Engelli kişiler için
yakınlarına ödenen bakım parası adı altında bir devlet katkısı vardır. Ama
ülkemizde maalesef hayat şartlarından olsa gerek verilen bu paralar ile
ihtiyaçların bir köşesi yamanır. Yine hayatın yükü böyle bir hastası olan
kişinin üzerine kalır.
Usta oyuncu
sevgili Çetin Tekin dorun başrolünü oynadığı <<BABAM>> isimli
filmini izleyen okuyucularım olduysa ne demek istediğimi anlayacaklardır. Ömür
boyu bedensel- zihinsel özürlü kalacak hastalarınız varsa bu hastalara kendini
iyi hissettirecek sahip oldukları becerileri açığa çıkartacak bakan ve bakılana
umut olacak bir gülümseme bırakacak merkezlerimiz olsa <<hayat herkese
adaletli yaklaşmaya başladı >>derdim.
Polikliniğimin ilk saatlerinde baktığım, annesi öldüğü için babasının
bakmak zorunda olduğu hafif derecede bedensel ve zihinsel özürlü hastam
karşısında şekillendi bu yazı. Eğitilebilir- öğretilebilir bir hasta olan bu
kişi babasının hayatının içerisinde yaşadığı bir çaresizlikti. Orta yaş grubuna
girmiş , hayatını ihtiyaçları karşılanarak- gözetilir durumda geçirmiş olan, ne
hissettiği sorgulanmamış bir insan vardı bu çaresizliğin içinde .
Herkes kendi
içinde hayatı adaletli yaşar ya da yaşadığını zanneder. Geniş bakış açılarının
olduğu bu çerçevede umut saçan bir dünyada yaşamanızı temenni ederim .