SON DAKİKA
SON DAKİKA


Şiddet nedeniyle meslekten soğuduk
6.01.2020

Evet, şifalı ellere yönelik şiddet Türkiye’nin kanayan yaralarından biri. Buna karşı geliştirilen ‘beyaz kod’ uygulaması da çözüm olmadı. Nitekim gün geçmiyor ki sağlık çalışanlarına darp haberleriyle karşılaşıyoruz. Cezalar caydırıcı değil. Çözüm için radikal tedbirler şart Meslek kaygısının olduğu bir ülkede yaşarken her anne babanın çocuğu için kurduğu bir hayal vardır. Erkenden işinin başına geçip hayatını kazansın isterler. İşte bunun için de her anne babanın gönlünde doktorluk yatar, onlar evlatlarına tıp okutmak ister. Bu mesleği yapmak istemeseler bile bir baskıyla karşı karşıya kalır çocuklarımız. Okul kursları, özel dersler hiç nefes aldırtmadığımız çocuklarımıza bir de meslekleri için yönlendirme yaparız. İşte gönlünde tıp okuma isteği olmayan bir çocuğumuza bir de doktor şiddet olaylarını duyurduğunuzda ne hissederler acaba? Bu meşakkatli eğitim sürecine girerler mi ya da girdiklerini varsayalım, acillerde çalıştıracak pırıl pırıl çocuklarımızı görmemiz mümkün olur mu sizce? Peki ya komplike ameliyatları yaptıracak cerrahlar yetişir mi, gerçekten tetkik edilmesi gereken zor tanılar altında hata yapma riskini kim alır sizce?

 

BEYAZ KOD DA ÇARE OLMADI

 

Bu doktor şiddetinin önüne ağır cezalar gelmediği sürece hiçbir şey geçemez. Beyaz kod da çare olmadı. Çare olmadı çünkü verilen cezalar tatmin edici değil. 5 yıl denetimli gözetim cezası ya da maaşa göre ayarlanan 24 aya bölünmüş cezalar insanları yıldırmıyor. Ne hikmetse kendi çocuklarının da olabileceği doktorlarımıza uygulanan şiddete kimse aldırmıyor. Ölen ölüyor ve birkaç gün sonra herkes arkasını dönüp gidiyor.

 

İFLAH OLMAYAN BİR TOPLUMSAK...

 

Herkesin hizmet beklediği ülkede gelin bakalım acil servislere başvuran hasta sayılarına. Trabzon’da gün bazında ele alındığında 2018 yılı Aralık ayında günlük ortalama 2990 hasta hastanelerin acil servislerine başvururken 2019’da bu sayı ortalama 3379 oldu. Yani acil servislere başvurular geçen yıla oranla 479 kişi arttı. Randevu sistemi getirilmesine rağmen hastalarımız randevu almak yerine istedikleri saatte hastaneye gelip polikliniklerde sıra olmadığı için acil servislere gitmeye başladılar. Bu iş yükünün her gün biraz daha artması çalışan doktorları yorduğu için anlaşılmaz bir gerginlik var doktorlarımızda. Halbuki birçok hekim tamamen hastane odaklı evlerinde aileleriyle birlikte yaşıyor. Böylesine kutsal bir mesleğe sahipken bu kadar ağır şartlar altında çalışırken bir hekim olarak bana ve tüm hekimlerimize öldürülen arkadaşlarımızın yokluğu darp edilen arkadaşlarımızın bu psikolojiyle mesleğe devam etmeleri ağır geliyor. Öyleki meslekten soğuduk, emekliliği gelen emekli olup daha iyi şartlar altında çalışmak istiyor ya da alternative tıbba yöneliyor. Genç doktorlarımız ise rahat, hastayla karşı karşıya gelmeyecek oldukları branşları tercih ediyorlar. Bir hekim olarak gönlüm doktor şiddetine kimsenin arkasını dönüp gitmemesini temenni ediyor. İflah olmayan bir toplumsak şayet şiddeti uygulayanın hak ettiği cezayı almasını arzu ediyor.

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap