SON DAKİKA
SON DAKİKA


Doğru Zannedilen Yanlışlar
7.05.2022

Poliklinikte hasta muayenesi sırasında, ad-soyad öğrendikten sonraki ilk sorumuz sıklıkla ne şikayetiniz olduğudur ve bu yapılacak olanlara yön verir. Bilinçli olarak gelenler şikayetlerini sıklıkla doğru ve etkili şekilde anlatıyorlar fakat özellikle başka bir branştan yönlendirme ile enfeksiyon hastalıklarına gelindi ise şikayetin ne olduğunu anlamamız zaman alıyor. 

Öncelikle “Ne şikayetiniz var?” sorusunun cevabı “Enfeksiyonum var” değildir çünkü enfeksiyon bir şikayet değil, sonuçtur. Ateş, baş ağrısı, eklem ağrısı, öksürük, boğaz ağrısı, halsizlik vs gibi sizi rahatsız eden durum ne ise o ifade edilmelidir. Enfeksiyon olup olmadığına ilgili hekim karar verecektir. 

Kan tahlillerinde bakılan beyaz küre (lökosit), crp (c reaktif protein), sedimentasyon gibi değerler sadece enfeksiyon hastalıklarında yükselmez. “Kan tahlilimde enfeksiyonum yüksek çıktı” ifadesi de bu nedenle doğru değildir. Bunları yükselten enfeksiyon dışında romatizmal hastalıklar, kan hastalıkları, iyi ya da kötü huylu tümörler gibi pek çok neden vardır. 

Hepatitlerde “taşıyıcılık” hastalığın hem taşındığını hem de bulaştırılabilir olduğunu ifade eder. Hepatitlerde “taşıyıcı olmak” demek hastalığı bulaştırabilir olmakla birlikte aynı zamanda en azından 6 ayda bir düzenli doktor kontrolünün bilincinde de olmayı gerektirir. “Ne kadar zamandır hepatitiniz var?” ya da “Son kontrolünüzü ne zaman yaptırdınız?” sorumuzun cevabı “Ben sadece taşıyıcıyım, kontrole gerek yoktu” değildir.  

Hepatitlerde genetik geçiş değil, bulaş söz konusudur. Aile içinde birden fazla kişide hepatit olması genetik olduğunu değil, birbirine bulaştırılmış olduğunu gösterir. Bu nedenle “Ailede başka kimsede hepatit var mı?” diye sorduğumuzda bunun cevabı “Bizde irsi” değil, “Bizler aşısız olduğumuz için birbirimize bulaştırdık” olmalıdır. 

Hepatit A, hepatit B ve Hepatit C’nin tek ortak özellikleri karaciğeri etkilemeleri olup her biri ayrı birer hastalıktır ve birbirlerine dönüşmeleri söz konusu değildir. 

Elisa testleri bir çok farklı hastalığın teşhisinde kullanılan bir yöntemdir, sadece cinsel yolla bulaşan hastalıklara ve AIDS’e özgü değildir. Hepatitler ve HIV virüsü taraması bu yöntemle yapılır fakat bu yöntemle başka mikroorganizmalar da taranabilir. Bu nedenle polikliniğe geldiğinizde “ELISA testi yaptırmak istiyorum” şeklinde bir ifade değil, sorunun ne olduğunu anlatmanız gerekir ki ilgili tetkiklere karar verelim. 

Solunum yolu enfeksiyonları çoğunlukla viral etkenlere bağlıdır ve virüslere antibiyotikler etkili olmaz. Bu nedenle hekiminiz viral enfeksiyon geçirdiğinizi düşünüyorsa antibiyotik vermeyecek ve şikayetlerinize yönelik tedavi planlayacaktır. Antibiyotik her reçetede olmak zorunda değildir ve muayene olmadan antibiyotik kullanmamalıdır. Şikayetiniz daha önce antibiyotik kullandığınız için değil, viral hastalığınız doğal süresini doldurduğu için geçmiştir.

Antibiyotik reçete ettiğimizde de “Kaç miligramlık yazdınız?” gibi konu hakkında bilgi yetersizliği olduğunu düşündüren cümleler lütfen kurmayın. İlaçların miligramları onları birbirleri ile değil, aynı etken madde olanlar arasında kıyaslamaya yarayabilir. Bazen birinin 500 mg’ı diğerinin 1000 mg’dan daha etkili olabilir. 

Doğru olduğu düşülen yanlışların düzeltilmesi adına farkındalık oluşturmuş olmayı diliyorum. 

Sağlıcakla kalın..

© 2020 www.karadenizgazete.com.tr | Karadeniz Gazetesi bir Güçlü Ticari Ve Sınai Ürünler Pazarlama Ticaret Ve Sanayi Anonim Şirketi ‘dir.

Giriş Yap