Merhabalar. Bugüne kadar hep, salgın sürecinde yaşadığımız zorluklardan, azalmış iletişime bağlı olumsuz duygulardan, Covid’den ve virüsün oluşturduğu hasarlardan bahsettik, hayatın olağan akışı devam ederken var olan ya da yeni ortaya çıkan kronik hastalıkları, kanserleri, ruhsal problemleri yani Covid dışındaki bedensel ve psikolojik sorunları biraz ihmal ettik.

Hepimiz o kadar salgına odaklandık ki, onun dışındaki, hatta salgın içindeki hayat adeta durdu. Biz durduğunu zannettik ama bu zaman diliminde, tıpkı önceki zamanlarda olduğu gibi diğer hastalıklar da oluştu, var olan hastalıklar ilerledi, takip gerekenler kontrolsüz kaldı, bu nedenlere bağlı kayıplar görüldü.  Son varyantla günlük vaka sayısı düşüşe geçmişken şimdi, bu vakte kadar görmezden geldiğiniz veya önemsemediğiniz ya da takip gereken ama ihmal ettiğiniz kronik hastalıklarınızın kontrol zamanı.

Hipertansiyonunuz, diyabetiniz, tiroid hastalıklarınız, romatizmal hastalıklarınız, iyi huylu da olsa bir yerde tümörünüz, böbrek rahatsızlığınız, kadın iseniz zamansız vajinal kanamanız, erkek iseniz sık ve az idrar yapma gibi ilk etapta akla gelen ve ya bir süredir sizi rahatsız eden herhangi bir şikayetiniz var ise ilgili branşa randevu alıp muayenenizi olmayı ihmal etmeyin.

Belirli periyotlarda yapılması gereken meme muayenesi, rahim ağzı kanseri açısından tarama, prostat ve bağırsak değerlendirmesi gibi gerekli muayene ve taramalarınızı yaptırmayı da unutmayın.  Enfeksiyon hastalıkları olarak bu süreçte özellikle kronik hepatit B, Delta hepatiti, kronik hepatit C ve HIV pozitif ya da AIDS hastalarımızın takipsiz kaldıklarını, daha doğrusu rutin kontrollerini aksattıklarını görüyorum.

İki yıllık süreçte uzatılan ilaç raporları ile ilaç alma konusunda mağduriyet yaşamamaları elbetteki çok önemli ve kıymetliydi, hem bulaşma riskini azaltmak için hastaneye gelmemeyi sağlamak, hem de hiç ara verilmemesi hayati öneme sahip ilaç tedavilerinin devamını sağlamak adına… Fakat şimdi ayrıntılı değerlendirme zamanı geldi, çünkü tedavi sırasında da takibini yaptığımız, değerlendirmemiz gereken parametreler bulunuyor.

Tedavi almayan hastalarımız için de şunu söyleyebiliriz, takibimizin amacı yolunda gitmeyen bir şeyler var ise bunu erkenden tespit etmek ve gerekli ise de tedavi etmek. “Yolunda gitmeyen bir şeyleri” sizin anlamanız ne yazık ki her zaman mümkün olmuyor. Yani lütfen “Evet benim hepatitim var, doktorum ilaca gerek yok dedi, zaten benim hiç bir şikayetim yok, kontrole gitmeme de gerek yok” gibi yanlış ve kötü sonuçları olabilecek bir düşünceye kapılmayın. Kendinizi “taşıyıcı” olarak tanımlasanız da, bizim için sizler takip gerektiren “kronik hepatit” hastasısınız ve sizlerin kullandığı bu tanımlama hastalığı bulaştırmanıza ve hastalığınızın bir dönemde ilerlemesine ne yazık ki engel değil.  Bu nedenle; özellikle kronik hepatit B, Delta hepatiti, kronik hepatit C ya da bizim kullanmayı sevmediğimiz, sizin tabirinizle “taşıyıcı” olan hepatiti bulunan ve HIV pozitif hastalarımızın rutin kontrollerini yaptırmaları çok önemli.  Lütfen kendinizi ve sevdiklerinizi ihmal etmeyin.  Sağlıcakla kalın.