Türkiye İstatistik Kurumu’nun (TÜİK) açıkladığı 2018 yılı
Gayrisafi Yurtiçi Hasıla (GSYH) verilerine göre Giresun, ekonomisi en çok
daralan iller arasında yer aldı. Türkiye ekonomisinin %2,83 büyüdüğü 2018
yılında, Giresun eksi %2,81 reel büyüme oranı ile 81 il içinde en sonlarda
yer alarak ekonomik olarak dibe vurdu.
Türkiye’de ekonomisi küçülen 16 ilin Karadeniz Bölgesi’nde
olması ise en vahimi. Bölgede ekonomisi küçülen iller arasında Trabzon
(%-0,37), Tokat (%- 0,39), Samsun (%-1,00) oranlarında küçülürken Sinop
(%-2,32) ve Giresun (%-2,81) hem bölgenin hem de Türkiye’nin ekonomisi en çok
daralan 2 ili olmuş durumdalar. TL bazında kişi başına GSYH miktarı en fazla
düşen il yüzde 6.64 ile Çankırı olurken fakirleşmede Çankırı’yı Sinop ile
Giresun izliyor. TÜİK’e göre Giresunlular olarak 2018 yılında % eksi 3,84
oranında fakirleştik. Ekonomik göstergeler ilimiz ekonomisinin günden güne
daha kötü bir hal aldığını ortaya koyuyor. Bunun sebeplerine ise iyi bakmak ve
görmek gerekir!
Bu ekonomik/istatistik göstergelerin bu kadar düşük
olmasının en büyük nedenlerinden biri şüphesiz göçtür. Doğu Karadeniz
illeri en fazla göç veren sıralamasında da en üstlerdedir. 1960’lı yıllara
kadar doğru dürüst ulaşım yolu bile bulunmayan Doğu Karadeniz illerinin en
önemli ekonomik girdisi tarımdı. Sahilde; fındık, Çay, yakın geçmişte tütün,
mısır ve pirinç gibi ürünler yetiştiriliyor, diğer bölgelerle kıyaslandığında
çok az hayvancılık ve balıkçılık yapılıyordu. Ancak sanayi ve turizm hala daha
yok denebilecek kadar az! En önemli tarımsal üretimlerden olan fındığın
sanayisi ise ağırlıklı olarak sadece iç haneden öteye geçememiş. Yakın geçmişte
kalan ve önemli ekonomik katkı sağlayan Fiskobirlik üretimleri uzun süre ara
vermişti. SEKA kapandı. Liman yıllarca atıl kaldı. Komşu iller son dönemde
atağa geçerken, Giresun hep kabuğuna çekildi. Bunda gelecek planlamalarının ve
yanlış yatırım politikalarının payı büyüktür.
Ancak dikkat edilmesi gereken bir husus var! TÜİK’in
açıkladığı bu istatistik veriler 2018 yılına ait ve günümüz dahil son30-40
yılın yansımasıdır diyebiliriz. Ortaya çıkan tablo çok karanlık ve umut kesici
olsa da son birkaç yıldır yaşanan gelişmeler o kadar kötü değil. Her şeye
rağmen Giresun ve diğer Karadeniz illeri potansiyelleri olan ve bu
potansiyelleri fark eden bir gelecek vaat ediyor diyebiliriz. Giresun’un sanayisinin
ve ekonomik gelişiminin bu kadar gecikmesinin en büyük sebebi yanlış
planlamadır demiştik. Bunun en gerçek örneği Organize Sanayi Bölgesinin merkezde
olması tercihidir. Coğrafi olarak zorlu bir alan seçilmiş ve yatırımlar için
tercih edilmemiştir.
Hala daha Giresun 1. Organize Sanayi Bölgesi yatırımcıların tercih
etmediği, edenlerinde pişman olduğu bir alan. Ancak Bulancak’ta tesis edilen 2.
OSB bu kötü gidişatı durdurabilecek, geçmiş hataları telafi edebilecek bir
adım olmuştur. Yatırımcıların sıraya girdiği, yatırım çeşitliliği ve istihdam
potansiyeliyle Giresun’un ve bölge ekonomisini kurtaracak en önemli gelişmedir
diyebiliriz. Giresun limanının yeni yatırımlarla faaliyetlerini artırması, her
ne kadar şehrin önünü kapatan bir görüntüye sebep olsa da ekonomik gelecek
açısından umut vericidir. Ordu- Giresun havaalanının hayata geçmesi,
Doğalgaz’ın geçte olsa bölgeye gelmiş olması/gelmeye devam etmesi gibi alt
yapının iyileşmesi, Fiskobirlik gibi tarımsal birliklerin yeniden güçlenmesi
ve bunun yanında özel sektörün bölgeyi tercih etmesi bu kötü tabloyu yakın
gelecekte değiştirecektir.Çünkü Giresun başta olmak üzere Doğu Karadeniz illeri
ulaşım başta olmak üzere, enerji yatırımlarını yeni tamamlamaya başlamış ve bu
yatırımlar hala sürmektedir. Bunlar tamamlandığında potansiyellerini ortaya
koyacak ve doğru politikalar ve teşviklerle de istenen ekonomik çıkışı
yakalayacak potansiyele ulaşabilir.