Birileri birilerinin çömleğine su taşımaya devam ediyor. İşlerini güçlerini bırakmışlar tek dertleri Yusuf Yazıcı’ymış gibi, Yusuf aşağıya Yusuf yukarıya sürekli aynı teraneyi çalıp durduruyorlar. Yusuf’un bir yere gittiği yok. Yusuf’a teklifte yok. Yusuf’un bu kadar gündeme getirilmesinin altında mutlaka menajerlik oyunu olduğunu düşünüyoruz. Durun bakalım Yusuf Yazıcı’nın Trabzon’a uzun yıllar hizmet etmesi beklenirken, nerden çıkıyor Yusuf Yazıcı’nın transfer haberleri? Birileri maksatlı yapıyor. İşin ilginç tarafı Yönetim Kurulu da bu transfer haberlerine balıklama atlıyor. Yapmayın, etmeyin sizler oyuna gelmeyin.

AKÇAY’A BRAVO

Her defasında yardıma Mustafa Akçay yetişiyor. Akhisar’ı çalıştırırken de böyleydi. Öyle görülüyor ki, şimdi de böyle olacak. Trabzonspor’un şişkin kadrosunun erimesi için Bordo-Mavililere elini ilk uzatan önceki yıllarda Akçay olmuştur. Helal olsun Mustafa Hocaya. Trabzonsporluların gönlünü bir kez daha fethetti.  Trabzonspor’a katkı sağlamak için kılı kırk yarıyor. Hani herkes Mustafa Akçay gibi düşünüp, öyle hamle yapsa... Kimse kimseye ‘Alın bu kötü oyuncumuzu’ da demiyor. Trabzonspor’da forma şansı bulan oyuncular,  Anadolu takımlarının çoğunda hayde hayde forma giyerler. Bu da bilinsin istedik.

ALMANYA FARKI

TÜFAD’ın Almanya’dan misafirleri vardı. Misafirlerinin geliş nedeni ise alt yapılarla ilgili eğitimdi. Birkaç gün bu konuda Trabzon’daki hocalara seminer verdiler. Herkesin dikkatini çeken bir konuya parmak bastı Almanya’dan gelen misafirler. Bakın Almanya’nın alt yapılarıyla ilgili ne söylediler? “Almanya’da bütün takımların alt yapısına Almanya Futbol Fedarasyonu çok büyük önem verir. Futbol Federasyonu’nun en önemli icraatlarından birisi de, Alman Milli takımın primlerini, teknik ekip ve oyunculara değil, alt yapılara dağıtmasıdır! Bizde ise tam tersi. Bırakın pirimlerin dağıtılmasını, adamlar primlerini eksik alırsa veya almazsa ortalığı kırıp geçiriyorlar. Türk futbolunun neden geri vitesle gittiği bu örnekte belli değil mi?